CHP Tokat Milletvekil Orhan Düzgün, AKP'nin uyguladığı yanlış politikalar nedeniyle Güneydoğu'daki kontrolün PKK'ye geçtiğini söyledi.
CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün, partisinin il başkanlığı binasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gazetecilerin, Erdoğan'ın, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün kaçırılmasıyla ilgili sözelerini hatırlatması üzerine, "Sayın Başbakan'ın Hüseyin Aygün'e tepki gösterebilmesi için ilk önce Habur'da PKK'lı teröristleri davul zurna ile karşıladıklarını, devletin hakiminin, savcısını oraya getirip çadır kurup mahkeme kurduklarını izah etmesi lazım" diyen Düzgün, sözlerini şöyle sürdürdü: "Oslo'da PKK ile pazarlık yapan MİT görevlilerini kendisinin görevlendirdiğini, Hakan Fidan'ın da 'Ben Başbakan'ın özel temsilcisiyim' açıklamasını Başbakan'ın bize izah etmesi lazım. Arkasından İmralı'da Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerde MİT'i kendisinin görevlendirdiğini, 'Evet ben yaptım, var mı bir diyeceğiniz?' açıklamasını yaptığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunun yanında yine BDP'li milletvekillerinin PKK'lılar ile kucaklaşırken Sayın Başbakan'ın gösterdiği tek tepki, 'Allah muhabbetlerini arttırsın' şeklinde oldu. Şimdi Sayın Başbakan tüm bunları bize izah ederse biz Hüseyin Aygün'ün söylediği 3-5 cümleyi, bir terörist eylemden kurtulmuş olmanın heyecanı ile sarf ettiği cümleleri halkımıza çok rahat izah edebiliriz. 3-5 gün önce Sayın Bülent Arınç, Apo'nun ev hapsine alınabileceğini söyledi. Şimdi eğer siz birilerine bir şey söyleyecekseniz önce bir dönüp kendi etrafına bakacaksınız. Bugün artık AKP ile PKK'nın ortak olduğunu bilmeyen kimse kalmadı bu ülkede."
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın, 400 kilometrelik alanın PKK'nin eline geçti iddiasını hatırlatan Düzgün, "Tam bir hafta bir yalanlama gelmedi. Geçen gün Bekir Bozdağ dedi ki 'Yok öle bir şey.' Bir hafta bekledikten sonra. Şunu artık biliyor ki insanlar, ülkenin Güneydoğusu'ndaki kontrol AKP'nin uyguladığı yanlış politikalar sonucunda Türk devletinin kontrolünden çıkmıştır. Bugün orada hakim olan güç PKK'dır maalesef. Yani bunu çok büyük bir üzüntü ile söylüyorum ama dediğim gibi bu var olan bir gerçek. Bunu herkes görüyor, herkes biliyor" ifadelerini kullandı.
AKP hükümetinin Suriye politikasını da eleştiren Düzgün, sözlerini şöyle sürdürdü: "Suriye'ye demokrasi götüreceğiz diye ülkenin 800 kilometre sınırını PKK'ya açtılar. Bugün Suriye ile savaşan insanların birçoğu Çeçen, İranlı, Libyalı, Tunuslu, El Kaide'nin militanları savaşıyor. Hatay halkı bu durumdan son derece rahatsız. Çünkü ne idüğü belirsiz insanlar gündüzün gözünde ellerinde silahlarla Hatay'da dolaşabiliyorlar. Bugün hiç ortada yokken artık Hatay'ın Türkiye'ye ait olup olmadığı tartışılıyor. Hatay, Atatürk'ün ölüm döşeğinde iken binbir türlü uğraşı ile Misak-ı Milli sınırları içerisine kattığı bir şehir. Şimdi biz Güneydoğu ile uğraşırken ortaya bir Hatay sorunu çıktı. Çünkü orada bugün Özgür Suriye Ordusu adı altında eğitilen ve beslenilen insanlar Hatay'ın kendilerine ait olduğunu söylüyorlar. Dış politikada bu kadar çuvallayan bir hükümetin çıkıp da Hüseyin Aygün'e laf söyleyecek hali yoktur. Hükümet atık ne yaptığını bilmiyor."
Cumhuriyet