İşgaldeki İzmir valisi Kambur İzzet


Geçmişte öldüğünde cebinden Yunan madalyası çıkan
İşgaldeki İzmir valisi olan Kambur İzzet ...

Bugün Kambur İzzet'in torunu olduğu yazılan Adana valisi torun Hüseyin Avni Coş

Bunlar bitmez ;
Dün Kambur İzzet idi,
Bugün dedenin yerine torun Hüseyin Avni Coş var.

Kambur İzzet 1920 yılında İzmir valisi iken Yunan'lılar İzmiri işgal edince Yunan konsolosluğuna sığınan kişiydi.Kalp krizinden ölünce koynundan Yunan hükümetinin verdiği beraat madalyası çıkmıştı.Günün Adana valisi olan ve ardında şaibeli işler olan Hüseyin Avni Coş'un İşgalde İzmir valisi olan ve Yunan işgalini kolaylaştıran Kambur İzzet'in torunu olduğu yazılıp söyleniyor ...

KAMBUR İZZET PAŞA KİMDİR

Padişah ve Damat Ferit’e her dediklerini yaptırtan İngilizler, ilk önce Vahdettin ile Damat Ferit’e gönülden bağlı olan ve Kambur İzzet lakabıyla anılan İzzet Paşa’yı 11 Mart tarihinde Aydın ve havalisine vali olarak atanmasını sağladılar. Aydın vilayetinin idare merkezi İzmir olduğundan, 23 Mart’ta göreve başlayan İzzet Paşa, zaman içinde İzmir valiliğine de uhdesine aldı.

Arkası da zaten çorap söküğü gibi geldi...Demek ki, İngiliz Yüksek Komiser Yardımcısı Richard Webb’in Ocak 1919 da İngiliz Dışişleri Müsteşarlığına yazdığı özel rapor boşa değilmiş. Şöyle diyordu Webb: “ Görünürde ülkeyi işgal etmediğimiz halde, şimdiden valilerini atıyor veya görevlerinden uzaklaştırıyoruz”...

İşte bu atamayla beraber İngilizler, işgal sırasında ortaya çıkabilecek tüm sorunları giderecek olan sağ kollarını da bulmuşlardı: Kambur İzzet Paşa....

1912-1913 yılları arasında Van valiliği de yapan İzzet Paşa’nın yıldızı, Mudanya Mütarekesinin imzalanmasından sonra daha da parlamış ve paşa, Kasım 1918 de kurulan birinci Tevfik Paşa hükümetinde Efkaf-ı Hümayun ve Ocak 1919 da kurulan ikinci Tevfik Paşa hükümetinde de yine hem Efkaf-ı Hümayun ve hem de vekaleten Dahiliye Nazırlığı yapmıştır.

Ancak bütün bu olumlu gözüken geçmişine rağmen İzzet Paşa’nın , Osmanlı tarihinin gördüğü nadir silik, kişiliksiz, yüreksiz ve korkak idarecilerden birisi olduğu, saraya ve Vahdettin’e körü körüne bağlı olduğu ve sarayı velinimeti olarak gördüğü da tarih yazanlarca ifade edilmektedir. Nitekim aşağıda okuyacaklarınız da bu iddiayı doğrular niteliktedir.

“Hürriyet ve İtilaf Partisi” yanlısı olan ve bu nedenle ittihatçı düşmanı kesilerek Vahdettin’e yaklaşan Paşa’nın ilk icraatı Anadolu’da örgütlenmeye başlayan Mustafa Kemal hareketi hakkında övgü dolu sözler yazan, haberler veren “Anadolu” ve “ Duygu” gazetelerini kapatmak oldu. Paşa akabinde tüm yerel örgüt yöneticilerini makamına toplayarak,”Herkes sizi İttihatçılık ve Bolşeviklikle suçluyor. Devletin bu nazik günlerinde İzmir’de huzuru bozmanıza izin vermem” diterek yerel örgütlenmelerin önünü kesmeye teşebbüs etti. Arkasından da Ocak’tan beri vekaleten İzmir Valiliğini yapmakta olan Nurettin Paşa’yı “bir gün dahi valilik yapması tehlikelidir “ demek suretiyle Damat Ferit’e şikayet ederek valilikten aldırması ve kendisinin İzmir valiliğini uhdesine alarak, Nurettin Paşa yerine de Ali Nadir Paşa’nın İzmir ve havalisinden sorumlu 17. Kolordu komutanlığına atanmasını sağlamak oldu. Bunlar daha başlangıçtı.... Bakın İzzet Paşa daha sonra neler yaptı, ne yalanlar söyledi ve Türk milletini nasıl kandıracağını sandı!. *1*

"Yazının bütününü paylaşacağım "



Bir subayın anılarından ;

Teğmen İlhan Çakır ve Akkuş kaymakamı Hüseyin Avni Coş ....

Sene 1987 ve ben ünye askerlik şube başkanıydım rütbem teğmen yaşımda 24 idi...Ünyenin 50-60 km üzerinde Akkuş ilçesi vardır ...Dağlık bir bölgede ve çok fakir ve küçük bir ilçedir...Orada da askerlik şubesi vardı ve başında bir asteğmen ...Daire başkanı bana ayda iki kere o şubeyi denetleme görevi vermişti muvazzaf olduğum için ..

Sanırım ocak veya şubat gibi bir kış ayında yine denetleme için gittiğimde asteğmene dedim ki , ben kaymakam bey ile tanışacağım ...
Bir nezaket kuralıdır bu ..

İlçede mülki amire bir ziyarete gidilmesi ...
Gittim kaymakamlığa ve kaymakam bu kişi idi ...
Hüseyin Avni Coş ...

Makamına girdim , ayağa kalktı hoş geldiniz teğmenim dedi elimi sıktı ve buyur etti .Önce baktım efendi bir insana benziyor .Sonra odacısına iki çay getirtti ve içmeye sohbete başladık ve ben bir sigara yaktım .Bu, teğmenim sigaranızı yakmasaydınız iyi olurdu sevinirdim dedi .Bende rahatsız galiba diye düşündüm ve kusura bakmayın kaymakam bey rahatsız olduğunuzu bilmiyordum dedim ...

Bu hayır rahatsızlığım yok ama ben ilçede tüm kurumlarda sigara içilmesini ve ilçe hudutlarında alkol tüketilmesini yasakladım dedi.Şaşırdım ..Dedim lan bu herif kendini 4ncü murad mı sanıyor ...

Ama sigaramı içmeye devam ettim .Ve dedim ki beyfendi ben bu ilçede görevli değilim ayrıca astınız da değilim ve misafirim .Misafire de mi bir istisnanız yok ...

Bu biraz bozuldu ama tabii dedi , içebilirsiniz.Ama ben hoşlanmadım bu heriften o anda .Dedim ki çayımı sigaramı içeyim kalkayım bu dallamanın yanından yoksa girecem buna bu arada odacı içeri girdi ve yanında en az 70 yaşında bir amcayla birlikte ve sn.Kaymakamım bu vatandaşa size evrak imzalattırmak istiyor dedi.Adama öye bir bağırdı ki bu dangalak .Görmüyormusun misafirim var acelesi ne beklesin .Ben girdim araya lütfen amcayı bekletmeyin kaymakam bey , rica ediyorum benim için sorun değil zaten az sonra kalkacağım .Evrakı aldı bu imzalarken bir eksik gördü ve kudurdu ...

O memur gelsin dedi...
Gelen memurada bir araba hakaret ve defol git düzelt getir dedi ama o ihtiyar amca odada ve ayakta .İki büklüm zor duruyor zavallı .Ve mevsim kış her yer çamur kar .Adamın ayağındaki kara lastik bile delik .Islanmış ayakları ve tir tir titriyor ...

Zaten istediği de o zaman fak-fuk-fon diye bir fakir fukara fonundan ya yiyecek yada giyecek falan .Adam 5 dk kadar ayakta titriyor ve bu öküz adama amca otur demiyor anlatıyor bana kendini .Teğmenim şunu yaptım , teğmenim bunu yaptım ...

Ama ben o kadar üzüldüm ki amcanın o zavallılığına hiç dinlemiyorum bile bu Avniyi.Dedim ki ; kaymakam bey lütfen müsade edin amca otursun .Hatta yine rica ediyorum bir çay ikram edin ısınsın biraz ...

Bu bir ters ters baktı bana ve dedi ki ;
teğmenim siz bu akkuşluları bilmezsiniz .Adamda duyuyor .Çok pistir bunlar .Leş gibi kokarlar .Zaten üstü başı çamur .Bir de dedi ben askerleri sert bilirdim siz çok yufka yüreklisiniz ....!!!!

Bunu deyince bende film koptu ..
Dedim ki beyfendi sizin bu pis ve cahil gördüğünüz bu insanlar veriyor üstümdeki üniformanın ayağımdaki ayakkabının parasını ve sizin oturduğunuz bu koltuğun, masanın kalemin bile. Siz kimsiniz ki halkı küçümsüyor hor görüyorsunuz ...

Siz oturtsaydınız bu amcayı onun çamuru ile kirlettiği o koltuğu ben üniformam ile silmekten onur duyardım .Kusura bakmayın ben sizi bir insan zannedip tanışmaya gelmiştim ama yanılmışım .Sigaramı da odaındaki halının üzerinde ayağım ile söndürüp çıkıp gittim. Çıkarkende duyacağı şekilde söverek ...

İşte bu adamdır bu şimdiki adana valisi Hüseyin Avni Coş denen şerefsiz ...
Millet düşmanı ..

*1* Prof. Dr. Turgut TURHAN - (DAÜ Hukuk Fakültesi) Kıbrıs gazetesi


Naci Kaptan
"Alıntıdır"

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)