İzmir, Milli Eğitim Müdürlüğü'nde yaşananlar ile Türkiye gündemine oturdu.
Bugüne dek, aydınlanma, bağımsızlık, demokrasi ve özgürlük mücadelesine önderlik eden, bu tavrından ödün vermeyen İzmir'de; Vefa Bardakçı'nın İl Milli Eğitim Müdürü olmasıyla; işler tersine döndürülmek isteniyor.
Bu çabaların boş olduğunu, İzmir'i tanıyanlar iyi bilir. Ülkemizde anti emperyalist mücadelenin fitili İzmir'den ateşlenmişti. Cumhuriyet tarihinde tüm aydınlanmacı girişimler, İzmir'den Türkiye'ye yayıldı. Bu nedenle tüm yapılanmalar İzmir'in ne dediğini önemserler ve politikalarını ona uygun belirlerler.
İzmir'de son zamanlarda ismini yazma cesareti bile gösteremeyen, ama; eğitimi eğitimcilerden iyi bilen bazı velilerin verdiği dilekçeler, İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 1.gündemi haline geldi.
Talim Terbiye 'nin 100 Temel Eser arasına aldığı John Steinbeck'in '' Fareler ve İnsanlar '' kitabının, bazı bölümlerinin gayri ahlaki olduğu; bir veli tarafından tespit edilerek, Kasım 2012'de İzmir Mili Eğitim Müdürlüğü'ne dilekçeyle bildirilir. Kitabın 100 temel eser arasından çıkarılması ve yasaklanması talep edilir.
Milli Eğitim Müdürlüğü, eğitim öğretimde tüm işler mükemmel gidiyor ve tek eksiği buymuş gibi, hemen bir komisyon oluşturur ve kitabın gayri ahlaki bölümlerini tespit ettirip, Milli Eğitim Bakanlığı'nı durumdan haberdar eder.
Olay basına aksettikten sonra; Bakan Ömer Dinçer yaptığı açıklama ile, kitabın 100 Temel Eser arasından çıkartılması veya sansür edilmesinin söz konusu olmadığını açıklar. Vefa Bardakçı basına yaptığı açıklamada; '' Kitabı okumadım ama vallahi bir gencin bilmesi gereken önemli bir konu değil diye düşünüyorum '' der.
Eğitim sendikalarının bildirdiğine göre; Güzelyalı Ortaokulu'nda Türkçe zümre öğretmenleri Bilgin Adalı'nın '' Çatalhöyük Öyküleri-1 Dünyamızın İlk Şafağı '', Muallim Naci'nin '' Ömer'in Çocukluğu '' ve '' Çılgın Babam '' kitaplarının, '' Türk örf ve adetlerine uygun olmadığı '' bir veli tarafından tespit edilip, İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü'ne isimsiz bir dilekçeyle suç duyurusunda bulunulur. Sendikalara göre; okuldaki Türkçe öğretmenlerinden ifade istendiği belirtilirken, Vefa Bardakçı tarafından yapılan açıklamada, dilekçenin isimsiz olduğu için işleme konmadığı belirtilir.
Aydınlanmadan korkan tüm gerici güçler kitaplarla uğraşmıştır. Hitler, Mussolini ve ülkemizin 12 Eylül Faşist Diktatörleri kitaplara düşmandı. Onlar halkın aydınlanmasından rahatsız olup, tonlarca kitabın yakılması, yasaklanması ve suç delili sayılmasını sağlamışlardı. Mahkemeler, yasak kitapları bulunduranlar hakkında onlarca yıl ceza verdi.
Tarih, kitapları değil; onları yasaklayanları mahkum etmiştir. Bunu bilmek ve ona uygun tavır sergilemek gerekir.
Buca Ümit Başaran İlköğretim Okulu'nda Fen Bilgisi öğretmeni müfredatta var olan Darvin'in Evrim Teorisi'ni anlattığı için; yine bir veli tarafından Milli Eğitim Müdürlüğü'ne isimsiz bir dilekçe gönderilir. '' Dini inancımızla dalga geçildiği '' iddia edilir. Bunun üzerine müdürlük adı geçen öğretmen hakkında soruşturma başlatır.
Sanki veliler işlerini bırakıp, kitap inceleme, sınıflarda hangi öğretmen ne söylediğinin peşine düşmüş(!) Bu kişilerin aynı camia içinden birbirlerini çekemeyenler olduğunu hepimiz biliriz.
Bu sık sık olağan üstü dönemler yaşanan ülkemizde, fazlasıyla görülen bir durumdur.
Sayın Bardakçı, isimsiz mektupların peşine düşme yerine, enerjisini eğitim ve öğretimde yaşanmaması gerekenlerin, ilimizde eğitim ve öğretim seviyesini önceki yıllarda olduğu gibi ilk 3'ün içine sokma yönünde harcarsa; kentimize en büyük iyiliği yapmış olur.
Müdür olduğu tüm okullarda yaptığı uygulamalarla manşet olan Ömer Aslan, Güzelbahçe Cengiz Topel Lisesi'nde de bu geleneğini bozmadı.
Okul Gezi Kulübünce Şirince'ye okul gezisi düzenlenir. Gezide öğrencilerin içki içmesi engellenmediğinden; bazı erkek öğrencilerce, kız öğrenci N.B.D.'ye cinsel sataşmada bulunulur.
Eve sarhoş bir şekilde elinde içki şişeleriyle gelen kız öğrenci, ailesine gezide yaşadıklarını anlatınca; veli, ertesi gün soluğu okul müdürünün karşısında alır.
Öğrencisine cinsel tacizde bulunanlar hakkında işlem yapılmasını isteyen dilekçeyi, okul müdürlüğüne verir.
Veli ve öğrenci, sorumlular hakkında işlem yapılmasını beklerken, öğrenci geziye katılan öğretmen ve öğrencilerin ispiyoncu sataşmalarıyla karşılaşır. Tacize maruz kalan öğrenci, intihar girişiminde bulunur. Kurtuluşu sonrası okula gitmek istemez. Psikolojik destek alan öğrenci, devamsızlıkları için aldığı raporları, 7 gün içerisinde okul idaresine teslim etmediği gerekçesiyle raporlar okul idaresince kabul edilmez. Öğrenci devamsızlıktan sınıfta kalma durumuyla karşı karşıya kalır.
Sayın Vefa Bardakçı, size çoğu il milli eğitim müdürünün rüyasında bile göremeyeceği bir kentin müdürlüğü verilmiştir. Zamanınızı söylenti ve imzasız mektuplarla harcama yerine; size verilen bu fırsatı iyi değerlendirmeniz yararınıza olacaktır.
Osman Gazi Oktay
Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi Başkanı