Ahmet Hakan’ın yönettiği Uludere olayının tartışıldığı Tarafsız Bölge'de Milliyet yazarı Kadri Gürsel ile AKP milletvekili Mehmet Metiner birbirine girdiler.
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Uludere için yaptığı son açıklamada ölen insanların kaçakçı oldukları yönünde vurgu yapmış, 34 gencin ölümünü meşru göstermeye çalışmıştı.
Kadri Gürsel, Bakan’ın kullandığı dili ve hükümetin Uludere politikasını eleştirince söze giren Mehmet Metiner, Bakan Şahin'in açıklamalarını savunmuş, aralarında gergin bir tartışma başlamıştı.
Bakan Şahin'i koruyan ve kollayan Mehmet Metiner tartışmayı kaybetmek üzere olduğunu görünce Kadri Gürsel'i Ergenekoncu olmakla suçladı.
İşte bu noktada Kadri Gürsel’in tepesi attı.
"Benim yazılarım ortada 40 gün arasanız da Ergenekon için böyle bir tutum bulamazsınız, Metiner'in saldırgan tavrı devam ederse stüdyoyu terk ederim. Her eleştiriyi düşmanlık ve AKP karşıtlığı olarak algılayıp hedef göstermek bir alışkanlık haline geldi" dedi.
Anlaşılıyor ki Ergenkoncu olarak itham edilmek Kadri Gürsel’in kimyasını bozmuş ve hemen Ergenekoncu olmadığını ispatlamaya çalışmış. Korku ve telaş içinde, “Evet ben arada sırada AKP’yi eleştiririm, ama bu Ergenekoncu olduğumu göstermez. Ergenekon operasyonlarını destekleyen sözlerim ortada” diyerek kendini kurtarmaya çalışmış
Belli ki Kadri Gürsel de AKP karşıtı olmayı Silivri’de yatmayı gerektirecek kadar Ergenekonluk bir suç olarak görüyor.
Ah be canım kardeşim Kadri Gürsel… Ne diyeyim ben sana? AKP karşıtı olarak algılanmaktan bu kadar korkuyorsan, yani Silivri’de yatmayı göze alamıyorsan, bu ülkede nasıl gerçek bir yazar, ya da gazeteci olabilirsin ki?
Hayatını Mehmet Metiner gibilerin karşısında Ergenekoncu olmadığını ispatlamakla mı geçireceksin?
“Ben Ergenekon’u çok eleştirdim” demenin kimseye bir faydası yok. Hele yargıya güvenmenin hiçbir faydası yok.
Silivri’de yatan aydınların gerçekten suçlu olduklarını mı sanıyorsunuz yoksa?
Anlamıyor musunuz? Bu ülkede İnsanların Ergenekoncu olup olmadıklarına yargı değil, Mehmet Metiner gibi AKP’liler ve Cemaatçiler karar veriyor.
"Benim yazılarım ortada 40 gün arasanız da Ergenekon için böyle bir tutum bulamazsınız” demek, yalvarıp yakarmak, öfkelenmek sizi kurtarmaz.
Ya Silivri’yi göze alıp özgür olacaksınız, ya da, çok da geç kalmadan, öyle yarım yamalak değil, tamamen AKP’ye ve Cemaat’e teslim olacaksınız.
Mehmet Metiner bu ikisi arasında başka bir seçenek olmadığını hatırlatıyor size. Bence haklı. Gerçekten de başka seçenek yok.
A. Metin Akpınar
Odatv