
Petrol şeyhleri, dolar milyarderleri, zalim diktatörler, büyük çiftliklerin sahipleri, bankacılar, üstün yetenekli şarkıcı, aktör, futbolcular, çok para kazanıyorlar.
Onların saati…
280 bin Euoro…
Türkiye’de bir devlet memuru; en üst düzeye yükselmiş olsun, iktidara gelmişleri hep tasdik eden (biatçı) biri olsun, devlet kurumlarının üçünde- beşinde yönetim kurulu üyeliği, danışmanlık, denetçilik yapsa bile maaşlı biri bu saatin kayışını bile takamaz.
Fotoğrafı var.
Takmış.
Bağırıyor saat!
Ben size tahminimi söyleyeyim: Fotoğrafta Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağba’nın kolunda görülen Çin de yapılmış, 5 dolara (10 lira) satılan taklit-dandik-sahte saattir. Naci Ağba, Maliye Bakanlığı Müsteşarlığı’nın karşılığı olarak aldığı 7 bin TL maaşın yanında YÖK Genel Kurulu üyeliğinden ayda aldığı 5 bin TL ve THY Denetleme Kurulu Üyeliği’nden aldığı ayda 2 bin TL maaşla bu saatin taklit olmayanını alamaz.
Kayışını bile alamaz.
Xxx
Gönlü istese de takamaz.
Kendisi hesap adamı.
Paranın deneticisi.
Memur maaşı o saati aldıramaz.
Bugün grev yapacaklar diye ancak kanlı diktatör yönetimler ve astığı astık kestiği kestik şeriatçı din devletlerinde rastlanan “grev yasağına” alınan THY’de Naci Ağba, trilyon liralık gelirleri, giderleri içine alan çok çetrefil bilançoları denetliyor. THY bugün yılda 2 milyar TL’nin üzerinde uçak kiralıyor, uçak satın alıyor, yılda 9,7 milyar lira satış gelirine ulaşmış bulunuyor.
Kim bilir neler görüyordur!
2009 yılında THY kar etti.
1 milyar TL kar yazdı.
Ne oldu da 2009 yılında 1 milyar TL kar açıklayan THY, 2011 yılında 1 milyar TL zarara battı?
Naci Bey, THY deneticisi.
2011 yılı için vergi dairesine 1 milyar 7 milyon TL tarihi zarar bildiren bu tablo; nasıl oldu da “TL ile bilançodan Dolar ile bilançoya” geçilerek 19 milyon TL kara geçmiş oldu.
Niçin yapıldı bu makyaj!
Naci Bey, mutlaka biliyordur.
Xxx
305 çalışan işten kovulduğu. THY çalışanlarının “grev hakkı” yıldırım torba kanunla ellerinden alındı. Cumhurbaşkanı da jet hızıyla onayladı. THY’nin deneticisi Naci Ağba, bilançolara bakarak; “grev yapmaları yasaklanan çalışanın ücret yükünün THY’nin büyüyen iş hacmi içinde giderek düştüğünü” de en ince hesap hareketlerine kadar o görüyordur.
İncelikleri sadece o görüyor.
Çünkü THY’nin yüzde 51’i Borsa’da satıldı, “devlet şirketi olmaktan” çıkartıldı. THY’yi AKP iktidara gelmeden önce Meclis denetliyordu, Ulaştırma Bakanlığı müfettişleri de denetliyordu, Yüksek denetleme kurulu (şimdi Sayıştay oldu) da denetliyordu.
3 kamu denetiminden geçiyordu.
Şimdi hiçbiri denetleyemiyor.
Sadece 3 deneticisi var.
Prof. Dr. Ateş Vuran.
İsmail Gerçek.
Ve Naci Ağba …
Naci Ağba’nın kolunda o petrol şeyhleri, dolar milyarderleri, zalim diktatörler, büyük çiftliklerin sahipleri, bankacıların saati…Bu maaşla o saatin kayışını bile takamaz.
Saat mutlaka sahtedir!
(uyan borusu)
Davos
ayağımıza
kaça geldi?
Dünya zengin sınıfı seçkinlerinin İsviçre’nin karlı dağ köyü Davos’da her yıl toplanıp “geyik sohbetler” yaptığı ve bugüne kadar her hangi bir dünya sorununun çözümüne küçücük faydası bile olmamış “Davos Toplantıları” İstanbul’da yapıldı. Gazete ve TV’ler “Davos Başbakanımızın ayağına geldi” diye sevinç çığlıkları atıyorlar. Davos toplantılarının kurucusu uyanık işadamı bunu yüksek paralar karşılığı yapıyor. Acaba İstanbul’a kaça geldi, parayı “Başbakan’ın gözüne girerek” devlet ve belediye ihalelerinden daha çok pay alabilmek için hangi Türk işadamı ödedi?