“Türk milleti, Türk milleti; aşk ile sev milliyeti”


Bugün Kurban ‘bayramının' ilk günü…

Dini yoğunlukların arttığı böyle bir günde, dinle ilgili bir değerlendirme yazısı yazmak istiyordum ama ‘bayram’ boyunca da yazılarımız süreceği için, bunu sonraki günlere bırakıyorum.
Geçen yazımda da değindiğim Andımızın kaldırılması, Türklük, millet, ırkçılık ve faşizm tartışmasına devam ediyorum.

***

‘Türk Milleti’ne ait tüm metinler birer birer yok edilirken, bunu yapanlar güya bazı değerlere sahip çıkıyorlar.
Örneğin; ‘Öğrenci Andı’nı ırkçı ve faşist diye yasaklarken, ‘mehter marşı’na sahip çıkan Başbakan Erdoğan, “Ben de öğrenciyken mehter takımında Tuğcu başıydım” diye övünebiliyor.
Atatürk’ün ilkelerine karşı çıkanlar, onun karşısına Mehmet Akif’i ve İstiklal Marşımızı koymaya çalışıyorlar.
Bunların birbirinden hiçbir farkı yok.
Birine karşı çıkan, tümüne karşı çıkmak zorunda!
Çünkü; ırkçı ve faşist diye niteledikleri sözler hepsinde ortak!
Hatta, ‘Milletvekili Yemini’ bile böyle.

***

Örnekleri açalım.
Başbakan Erdoğan’ın ‘Tuğcu Başı’ olmakla övündüğü, Osmanlı’nın Mehter Marşı’na bir bakalım:
“Ceddin deden, neslin baban
Hep kahraman Türk Milleti”
Aman aman, ceddimiz diye övündükleri ‘Türk Milleti’ imiş. Kimse duymasın, hemen yasaklarlar!
Aynı marş devam ediyor:
“Türk Milleti, Türk Milleti
Aşk ile sev milliyeti”
Eyvah eyvah! Milliyet var, ırkçılık yapılıyor!

***

Gelelim; Atatürk’e karşı gibi gösterilen, millet kavramına karşı sanki ümmeti savunuyormuş gibi gösterilen Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşımıza...
“O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.”
Devam...

“Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal,
Kahraman ırkıma bir gül… Ne bu şiddet, bu celal?”
Yine, eyvah, eyvah!.. İçinde ‘millet’ var, ‘ırk’ var, hem de ‘kahramanlaştırılan bir ırk’!..
İstiklal Marşımızın sonunda da:
“Ebediyyen sana yok, ırkıma yok, izmihlal (yok oluş)” deniyor.
Demek ki neymiş?
Politikacılar lafın nereye gittiğini düşünerek söylemeliymiş!

***

Bitmedi…
Atatürk ilkelerine, millet kavramına, Türklüğe karşı çıkanların ettiği ‘yemine’ de bir bakalım; ‘Milletvekili Yemini’ne:
“… milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, … Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma, … büyük Türk milleti önünde ...”
Evet, ‘büyük Türk milleti’ önünde ne yapıyorlarmış?
“… namusum ve şerefim üzerine ant içerim.”

***

Peki ‘Öğrenci Andı’ ne diyordu da yasaklandı?
“Türk’üm, doğruyum, çalışkanım!..”
Demek ki; Türk olmak, doğru olmak ve de çalışkan olmak herkesin harcı değil!..

***

GÜNÜN SÖZÜ:
“Türk çocuğu! Çok zekisin, bu belli. Fakat zekânı unut, daima çalışkan ol.” - Mustafa Kemal Atatürk.


Hulki Cevizoğlu
Yurt

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)