AKP'nin 'Büyük Millet'inde Türklere yer var mı?


Tayyip Erdoğan, AKP Kongresi’ne aralarında Yeniçağ gazetesinin de bulunduğu muhalif basın temsilcilerinin alınmaması için talimat verdi ama konuşmasında “Edirne’nin Meriç ilçesi Akıncılar Köyü’nden, Kars’ın Uzunkaya Köyü’ne kadar, Muğla’nın Cumali Köyü’nden, Hakkari’nin Yaylapınar Köyü’ne kadar, Van’dan İzmir’e, Erzurum’dan İstanbul’a kadar bu topraklarda nefes alan her bir kardeşimi gönülden selamlıyorum” diyerek bir samimiyetsizlik örneği verdi.
Üstelik Erdoğan, Saraybosna’dan Erbil’e, Süleymaniye’ye, Bağdat’a, Basra’ya, Kabil’e, Tunus’a, Cezayir’e, Kahire’ye, Ramallah’a, Gazze’ye, İdlib’e, Rakka’ya, Halep’e, Şam’a ve oradaki isyancılara ve Kudüs’e kadar herkese selam gönderdi. Bunlar yetmedi, İskitlerden, yani Oğuz Han’dan 1771 yıl sonra Anadolu’yu ikinci defa Türk vatanı haline getiren Sultan Alparslan’ın, Malazgirt Savaşı öncesinde, ordusuna yaptığı tarihi konuşmayı hatırlattı. Bu da kesmedi, “Yolumuz, Osmangazi’nin, Fatih Sultan Mehmet’in, Yavuz Sultan Selim’in, Gazi Mustafa Kemal’in, merhum Adnan Menderes’in, merhum Turgut Özal’ın, merhum Necmettin Erbakan’ın yoludur. Yani bizim yolumuz birleştirmenin yoludur” dedi. Tarihi şahsiyetler bir tarafa, Erbakan, AKP’yi siyonizme, hatta Büyük İsrail projesine hizmet etmekle suçlamıyor
muydu?

***

Alparslan ve Atatürk’ün stratejisi Anadolu’yu yeniden Türkleştirme politikasıdır ve başarı ile sonuçlanmıştır. Tayyip Erdoğan’ın politikası ise Anayasa’dan; dolayısıyla Anadolu’dan Türk adını kazımak üzerine kurulmuştur. Tayyip Erdoğan ve AKP sözcüleri bu konuda defalarca açıklama yapmış ve Türklüğü kültüre dayanan büyük bir millet olmaktan, etnik kökenlerden biri derecesine düşürmenin ekonomik, psikolojik ve siyasi alt yapısını hazırlamışlardır. AKP’nin oluşturmayı hedeflediği büyük millet “Büyük Orta Doğu Milleti”dir. Bu da Büyük İsrail demektir. Çünkü İsrail’in dahil olduğu Büyük Orta Doğu’yu, sermaye onlarda olduğu için Yahudi milleti yönetir.
Bu ideali siyasi proje haline getiren tarihçi Bernard Lewis, 1996 yılında, İstanbul’da verdiği konferansta, Orta Doğu’da Türk, Arap ve Fars gibi kimliklerin yerine bir Orta Doğu kimliği inşa edilebileceğini söylemiş, hatta bu büyük ülkenin hangi coğrafyada kurulacağını da harita ile göstermiştir. İşte Tayyip Erdoğan, bu projenin eş başkanıdır.
Bu hayali ülkede, bugün AKP kongresinde muhaliflere yer olmadığı gibi, Türklere yer
yoktur.

***

AKP’nin “Büyük Millet”inde Türklere yer yoksa Müslümanlara yer var mıdır? Evet, İngilizlerin tıpkı Vehabilik gibi tasarlayıp, sonra da ABD’ye teslim ettiği İhvanı Müslimin gibi örgütlerin yönettiği Müslümanlara yer vardır.
Zaten 5 Kasım 2001 tarihinde The New York Times gazetesinde yayınlanan yazısında William Safire “Müslümanları nasıl durdurmak lazım?” sorusuna şöyle cevap vermişti:
“Nasıl ki Sovyetlere karşı Çin kozunu kullanarak Komünist Bloku böldük, onları da aynı şekilde böleceğiz. Burada elimizdeki koz, güçlü ordusuyla laik Müslüman ülke olan Türkiye’dir.”
Safire, Türkiye’nin oltaya takılması için Kerkük’ün yem olarak kullanılmasını istiyordu.

***

1 Mart tezkeresi, işte bu tuzağın TBMM’ye yansımasıydı.
Birinci Körfez Savaşı’nda da Turgut Özal’ın kabul ettiği, ancak dönemin Başbakanı Yıldırım Akbulut ve Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay’ın reddettiği formül de buydu.
ABD, Kuzey Irak’ta Kürt devletini, Turgut Özal ve Süleyman Demirel sayesinde ve Çekiç Güç marifetiyle o tarihte kurdu ama kurulan çekirdek devletin topraklarını genişletmesi için Suriye’nin kuzeyi ve Türkiye’nin güneydoğusunu eş zamanlı olarak savaş bölgesi haline getirmeleri gerekiyordu. Zaten Bush, Türkiye hakkında “cephe ülkesi” tabirini kullanmıştı.
İşte Suriye’ye karşı Türkiye’yi kullanarak, Türkiye’yi bir cephe ülkesi haline getirdiler. Türkiye’yi İslam dünyasına karşı bir Truva atı olarak kullanıyorlar. Bunu da AKP eliyle uyguluyorlar. Türkleri de Alparslan’ın, Mustafa Kemal’in izinde olduklarını söyleyerek koyun yerine koyuyorlar...


Arslan Bulut

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)