Kıbrıs'ın Önemi‏


Küresel elitlerin Ortadoğu’yu yeniden yapılandırma planları içinde Kıbrıs da bulunmaktadır.

ABD'nin güvenlikten sorumlu danışmanı Condoleezza Rice'ın 7 Ağustos 2003’te Ortadoğu’da 22 ülkenin haritası değişecek sözüyle(Washington Post 7. 08. 2003) startı verilen BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) kapsamında Arap ülkeleri yeniden dizayn edilirken, Ortadoğu’nun kapısı olan “Kıbrıs ve sorunu” Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) bir parçası haline getirilmiştir.

Afganistan ve Irak işgali ile başlayan, Tunus, Cezayir, Mısır, Libya ve son olarak Suriye’de yaşananların küresel güçlerin “böl ve yönet politikası” olduğu açıkça görülmesine rağmen, Türkiye’yi yönetenler BOP eşbaşkanı olduklarını 34 farklı yerde gururla ifade etmiş, daha sonra yalanlamış, ama BOP çerçevesinde yaptıklarıyla hizmette ve destekte vazifelerini layıkıyla yerine getirmiş ve getirmeye de devam etmektedirler.

Kıbrıs’ı alarak sizin kolunuzu kestik diyen, Kıbrıs’ın önemi ve değerini anlatan basiretli ve ileri görüşlü devlet adamlarının yerini, günümüz Türkiye’sinde Kıbrıs’lı Türklere “besleme” diyen ve “ver kurtul” zihniyetinde olan devlet adamları almıştır.

Küresel elitler, adada iki devlet olmasına rağmen 441 yıl önce kaybettikleri kolu geri almak için, Rum tarafını adanın tümünü temsilen AB‘ye alırken, AB üyeliği için kapıda bekletilen Türkiye kendi eliyle adada işgalci durumuna düşürülmüştür…

Küresel çete Büyük Ortadoğu’yu kontrol altına alabilmek için Kıbrıs’da egemen olmak isterken, AKP hükümeti yıllardır Türkiye’nin uyguladığı Kıbrıs politikasını değiştirerek bu sürece BOP’un eşbaşkanı olarak katkıda bulunmaktadır. Oysa Kıbrıs hem soydaşlarımızdan, hem de ülkemizin güvenliğinden dolayı stratejik açıdan çok önemlidir.

Bununla birlikte, Kıbrısa egemen olacak devlet Ortadoğu enerji kaynaklarının dağıtımında önemli rolü olacak İskenderun Körfezi’nin kontrolünü Kıbrıs üzerinden yapabilecektir.

Ada enerji trafiği ve ülke güvenliğinin dışında, çevresinde büyük petrol ve doğalgaz rezervlerine sahiptir ve Rumlar, İsrail ve ABD şirketleri ile birlikte petrol ve doğalgaz arama ve çıkarma çalışmalarına devam etmektedirler.

Dünya liderine sahibiz, bölgesel süper gücüz diyen iktidar ve yandaşları Türkiye’nin milli çıkarlarına ters olan BOP’a hizmet ederek, Kıbrıs ve Ortadoğu’da yaptıklarıyla ne kadar gurur duyup övünseler azdır.

Sonuç olarak yeraltı zenginlikleri yüzünden Ortadoğu’nun önemi devam ettikçe, Kıbrıs’a küresel güçlerin ilgisi artarak devam edecektir.
Bu durumda düşünülmesi ve sorulması gereken soru, Türkiye’nin görevi kendi siyasi ve ekonomik çıkarlarına tamamen ters olmasına rağmen BOP’a hizmet etmek midir?

Bir ülkenin milli bir dış politikası yoksa devletin ve milletin çıkarlarından ziyade başka devletlerin çıkar ve amaçları öncelik oluyorsa, o devlette bağımsızlıktan söz edilebilir mi?

Not: Kıbrıs sorunu ve Kıbrıs'ın BOP açısından öneminin geniş anlatımını yakında piyasa çıkacak Darağacı: Kıbrıs kitabında bulabilirsiniz.


Levent Bulut

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)