Türk Kadınlarına Sesleniyorum


Bu gün kadınlar günü. Birçok yazar kadınlarımızın meziyetlerini sıralayacaktır. Ben ise kocaman yüreklerine, Yaradan’ın bahşettiği yaratıcılık vasıflarına sesleneceğim.
Türk Anası, Türk Kızı, Kara Fatma, Şerife Bacıların torunları, Tomris Hatunların mirasçıları; sizlere sesleniyorum:
Ülkemiz yeni bir kurtuluş savaşının eşiğine getirilmiştir. Haçlıların Müslüman Türk Milletini Anadolu’da boğma planlarını Türk Milleti Atasıyla beraber 100 yıl ötelemişti. Şimdi aynı plan BOP içine konarak yeniden önümüze kondu. Arap Baharı diye adlandırılan (ABD+İngiltere+İsrail) baharı, (Suriye+İran+Türkiye) operasyonları ile tamamlanmak isteniyor.
Bütün savaşların asıl mağdurları kadın ve çocuklardır. Irak Ebu Gureyb cezaevinden seslenen Nur’u hatırlayın. Nasıl sesleniyordu Nur: “Amerikan askerleri vahşi hayvanlar gibi her gün bedenlerimize saldırıyor. Hepimizin karnında Amerikan piçleri var. Ne olur bizi öldürün. Bu utançla yaşamamıza izin vermeyin” diye yalvarıyordu.
O tecavüzcü askerlerin yiyeceği Türkiye’den gitti. İncirlikten kalkan uçaklar Iraklı Müslümanların üzerine bomba yağdırdı. Ve Türk kadını susarak Nur’ların tecavüze uğramasına suç ortaklığı yaptı.
Şimdi sırada Suriye var. Amerika’ya göbeğinden bağlı olan hükümet; karnında dokuz ay büyüttüğün, kanınla-canınla beslediğin, gözbebeğin olan evlatlarını Haçlı Güruhun hizmetinde bir Müslüman ülke üzerine sürerek kardeş katili yapmaya hazırlanıyor. Türk kadını, bu cinayete ancak sen “DUR” diyebilirsin. Çocuklarınızın, kardeşlerinizin, yani Mehmetlerin Habil’i öldüren Kabil gibi kardeş katili olmasına izin vermeyin!!. Aksi takdirde bu miras bizlerin felaketi olacaktır.
Siyasi ayrılıkları bırakın. Evlatlarınıza sahip çıktığınızda aslında vatanımıza sahip çıkacaksınız. Vatanımıza sahip çıktığınızda ise namusunuza sahip çıkacaksınız.
Nükleer silah var yalanı ile Irak’a saldırı emri veren Bush ne diyordu?
Bu bir HAÇLI SAVAŞIDIR diyordu değil mi? Tarihte Haçlı savaşlarını kilise başlatmıştır. Bush “Haçlı savaşı” vurgusu yaparak Hristiyan dünyasına “Vatikan bizimle” bizimle mesajı veriyordu. Irak’a gönderilen Haçlı askerleri “bizi Irak’a gönderirken şeytanlarla savaşacaksınız diye gönderdiler, biz de şeytanlarla savaşıyoruz diye inanarak savaştık” diyordu. Küresel Elit için “Vaat Edilen Topraklar”a sahip olmanın önünde duracak olan devlet “Deccal” devlettir. Amerika’nın Evangelistleri Deccal olarak Türkleri bilir.
Emperyalist devletler bazı simgelerle mesaj yollar. Bunlardan bazılarını hatırlatalım:
1-Suudi Arabistan Kralı sandık dolusu hediyelerle Türkiye’ye geldi. Suudi Arabistan Vahhabi’dir. Yani İngiliz casusu Lawrence’nin 1915’de Mekke’de bulunan 80 yaşındaki Şerif Hüseyin’in doymayan hırsını vaatler ve altınlarla tatmin ederek istediği kalıba soktuğu din anlayışıdır Vahhabilik. Erdoğan ve Gül o Vahhabi Kral’ın otele ayağına kadar giderek aslında Türk Devleti’ne Kralın nezdinde İngiliz Vahhabiliğinin eteğini öptürmüştür.
Süreç belli olmuştur. İngiliz-ABD arka plan desteği ile Suudi üzerinden gelecek paralar Türkiye’de yeni Şerif Hüseyinleri sahneye sürecektir. Şerif Hüseyin Osmanlı’yı nasıl arkadan vurduysa; yeni Hüseyin Şerifler Müslüman Dünyasını Haçlı Ordusunun tetikçisi olarak sırtından vuracaktır.
2- Anımsayalım:
İngiliz Uçak Gemisi, Kraliçe II. Elizabeth’in ziyaretini gerekçe göstererek isim değiştirmiş ve “Queen Elizabeth HMS Illustrious” olmuştu. İngiliz Uçak Gemisi, yeni ismiyle Çanakkale Boğazı’ndan, üstelik gece geçiş yapmıştı.
Oysa Çanakkale Zaferi’nin bir davamı olarak yıllar sonra imzalattırdığımız Montrö’ye göre bu yasaktı. Hükümetin özel izniyle bu yasak delinmişti!
Bir başka ilginç tesadüfü daha anımsatalım:
Hangi savaş gemisinin, 19 Şubat günü Osmanlı sahil bataryalarını bombalamasıyla, ilk Çanakkale Saldırısını başlatmıştı İngilizler: Queen Elizabeth!
Kraliçe II. Elizabeth, İstanbul Boğazı’na demirleyen Uçak Gemisi’nde 16 Mayıs 2008 günü resepsiyon vermiş ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanını “huzuruna” davet etmişti! (odatv.com)
3- KIBRIS VE ERMENİSTAN ÖDÜLLERİ
İngiltere, iki yıl önce Şövalye ilan ettiği Abdullah Gül’e, 9 Kasım 2010 günü,Chatham House (Kraliyet Uluslar arası İlişkiler Enstitüsü) ödülü veriyor.
9 Kasım’ın altını neden mi çizdik? 9 Kasım (1918), İngilizlerin Çanakkale Boğazı’nı işgali ile İskenderun ve Antakya’ya asker çıkardığı günün yıldönümü!(odatv.com)
İngiltere Türklere “kaldığımız yerden devam ediyoruz” mesajı vererek zaten savaş ilanı yapmıştı. Anlayana…
4-Ergenekon, Türklerin demir dağı delip geçtiği ve yeniden devletler kurduğu kurtuluş destanının adıdır. Bir davaya Ergenekon adı niye verildi?
FBI görevlisi bir savcı danışmanlığında, BOP işgaline karşı duranları esir ederek; “sizleri gene o dağa hapsederek yok edeceğiz” mesajının vermenin adıdır Ergenekon.
Kısacası, Haçlı Orduları Kilise’nin desteğinde Haçlı savaşı başlatmıştır. Savaş dün de Anadolu’nun zenginliklerini ele geçirmeyi hedefliyordu, bu gün de Müslüman coğrafyasının yer altı ve yer üstü zenginliklerini ele geçirmeyi hedefliyor.
5- Erdoğan Haçlı Seferleri ile ilgili olarak Strasbourg’da açıklamalarda bulunmuştu.
“Haçlı Seferleri, savaşlar ve çatışmalar değil, Doğu ve Batının, iki kültürün, iki medeniyetin, iki dinin birbirini doğrudan tanıma ilişkisidir” açıklaması sadece Haçlı çapulcuları aklamak için yapılmadı. Dinler arası diyalog eş başkanı olarak; Anadolu ve Asya’yı Hristiyanlaştırma sürecinde yeni Haçlı savaşlarına onay verdiğini belirtmiş oldu.
6-Suriye muhalifleri denilen devşirmeler “Yezit Bin Muaviye Tugayı” adını aldı. Muaviye’nin ordusu Kerbela’da Hz. Hüseyin ve adamlarını şehit etmişti. Demek ki yeni Kerbela cinayetleri hazırlanıyor. Öyleyse hedef Muhammedi Müslümanlıktır. Muhammedi Müslümanların başı kesilmeli ki, yeni Şerif Hüseyinlere yer açılsın. Yeni Hüseyin Şerifler kullanılarak “Evangelist Müslümanlık” adıyla yeni bir din yaratılsın.
Kadınlar gününde Türk kadınlarına sesleniyorum:
Çocuklarınızın Yezit’in ordusuna katılıp Hüseyinlerin başını kesen Kabil olmasına razı değilseniz çocuklarınıza sahip çıkın!!.

Haçlı ordusunda tetikçi katil olmasına razı değilseniz bu kirli savaşa “DUR” deyin!!.
Dinimiz vatana bir saldırı olmadıkça savaşa izin vermez.

Çocuklarınız Suriye ve İran’a sürülür ve öldürülürse “ŞEHİT OLMAYACAK”. Suriye ve İran’ın zenginliklerini ele geçirmek isteyen hırsızların ayakçısı olacak. Çocuklarınızın bir katil olarak ölmesine izin vermeyin!
Kadınlar gününüzü kutlamıyorum.
Tomris Hatunların, Kara Fatmaların, Şerife Bacıların mirasına sahip çıkmadığımız sürece, şehit kanları ile sulanmış bu vatan toprakları hepimize haram olsun!!.

Zahide Uçar
İlk kurşun

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)