Recai Birgün isimli tanık!
Perşembe, Mayıs 24, 2012
SEVGİLİ okuyucularım, adam önceki gün Ergenekon duruşmasına çıktı ve Prof.Dr.Mehmet Haberal aleyhine tanıklık yaptı! Kim bu adam?
Rahmetli Bülent Ecevit’in koruması Recai Birgün. Aile onu o kadar sevdi ki, sonra DSP’den milletvekili seçtirdi.
Peki bu şahıs mahkemede neler söyledi, söz hakkı olmayan, üç yılı aşkın süredir tutuklu olan Haberal için neler dedi?
Şimdi geçmiş yıllara kısaca bir göz atalım. Yıl 2002 Mayıs. Başbakan Ecevit hasta. Yürüyemiyor, konuşamıyor, kafasını toplaması mümkün olmuyor. Allah kimseyi o duruma düşürmesin.
Devletin en önemli toplantılarına katılamıyor, dolayısıyla başbakanlık yapamıyor.
Günün birinde Başkent Üniversitesi Hastanesi’ne yatırılıyor. Orada gerekli tedaviye başlanıyor ama işin bir de perde arkası var. O günlerde konuyu araştırıp gündeme getirmiştim.
Hastanede görülüyor ki, Ecevit çok kötü beslenmiştir. Evinde sadece kurabiye, börek, çörek gibi hamur işleri yiyip çay içmektedir. Rahşan Hanım’la birlikte eve kapanmışlar,içeri hiç kimseyi almıyorlar. Devlet onlara bir hemşire vermiş, hemşireyi de eve almıyorlar, polis kulübesinde oturtuyorlar! Eve temizlik veya yemek yapmak için gelen kimse yok. Karı koca sadece çay içip hamur yiyorlar.
Başkent Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi başlayınca, bu kötü beslenmenin sonuçları görülüyor. Dış dünyadan öylesine habersizler ki, bir gün odaya tepsi içinde yemek getirildiğinde, karpuz da var. Aylardan mayıs! Rahşan Hanım doktorların yanında eşine sesleniyor:
“Aaaa Bülent, bak karpuz çıkmış.”
Sadece bu kadar değil! Doktorlar ve hemşireler, rahmetlinin “Vücut bakımını” da yapıyorlar. Tırnakları kesiliyor, bedeni özel ilaçlarla temizleniyor ve ten rengi ortaya çıkıyor!
Devletin başbakanı bakımsızlıktan acınacak durumda. Bunların tamamını, o günlerde bütün ayrıntılarıyla yazmıştım.
***
Recai Birgün isimli koruma polisi bundan yaklaşık bir buçuk iki yıl önce Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’e gidip ifade verdi. Benim yazılarımı da kendisine belge olarak iletti…
Ve önceki gün duruşmada tanık olarak dinlendi! Peki ne söyledi?
Eğer Başkent Hastanesi’nde yatmayı sürdürürse, Ecevit’e “İş göremez raporu” verilecekmiş! O yüzden hastaneden çıkarmışlar, eve başka doktor getirmişler.
(Ecevit ailesi bu sırada eve yine hiç kimseyi sokmuyor, doktorlara bile kapıyı açmıyordu!)
Peki kimden duymuş bu iş göremez raporu söylentisini?
Hatırlamadığını söylüyor ama söylenti varmış!
Plan çok açık ve net!.. Haberal hoca şöyle suçlanacaktı:
“Ecevit hükümetini düşürmek istiyordu!.. Bu yüzden hastanesinde iş göremez raporu verdirecekti!..”
Belge var mı? Yok!.. Tanık var mı? Yok!..
Plan yerine otursaydı, arkası şöyle getirilecekti:
“Haberal Ergenekoncu ya!.. Ergenekon çetesi Haberal’dan Ecevit’in bu yolla düşürülmesini istiyordu!..”
Bunları utanarak yazarken, rahmetlinin o günlerdeki görüntüsü yine aklıma geliyor. Yürüyemeyen, konuşamayan, kafasını toparlaması mümkün olmayan bir başbakan! Bir kat merdiven çıkamıyordu eve başbakanlık binasına onun için özel asansör yaptırılmıştı!..
Onu hastanesinde tedavi ettirip beş yıl daha yaşamasını sağlayan ve şimdi mahkemede kendisi ayakta duramayan sağlığı bozuk Prof.Dr.Mehmet Haberal, sadece bu nedenle hapishanede çile çekiyor…
Ve Recai Birgün isimli koruma, şimdi mahkemeye çıkıp Türkiye’nin bu dünya çapındaki hekimi hakkında konuşuyor!
Ne diyeyim?
Ayıptır, yazıktır, günahtır, el insaf, Allah’tan kork!
Emin Çölaşan
Sözcü
Tags