Ankara Valisi Alâaddin Yüksel, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda bazı dernekler tarafından düzenlenen yürüyüşün kanuna aykırı olduğunu, bu nedenle güvenlik güçlerince engelleneceğini bildirdi; ortalık karıştı...
Vali Bey diyor ki; “Bu yürüyüş, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na aykırı... Kanunsuz eylem güvenlik güçlerince engellenecek ve eylemi organize edenler ile katılanlar hakkında da gerekli yasal işlemler yapılacaktır...”
***
Kusura bakmasın ama Vali Bey ya yasaları ve Anayasa’yı hiç okumamış ya da art niyetli...
Çünkü sözünü ettiği 2911 sayılı Yasa, sadece toplantıların ve “gösteri yürüyüşleri”nin nasıl düzenleneceğiyle ilgili...
Bayram kutlamalarını ise kapsamıyor!
Neden mi kapsamıyor?
Çünkü aynı yasanın 4’üncü maddesinin (b) fıkrası şöyle:
“Kanunlara uymak, kendi kural ve sınırları içinde kalmak şartıyla kanun veya gelenek ve göreneklere göre yapılacak toplantı, tören, ŞENLİK, karşılama ve uğurlamalar bu Kanun hükümlerine tabi değildir.”
***
Diyelim ki Vali Alâaddin Yüksel haklı: Yirmiyi aşkın sivil toplum örgütünün 29 Ekim’de yapmayı planladığı yürüyüş, 2911 sayılı Yasa kapsamında...
O zaman da aynı Yasa’nın üçüncü maddesi var:
“Herkes, önceden izin almaksızın, bu Kanun hükümlerine göre silahsız ve saldırısız olarak kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.”
Bu özgürlüğü sadece o yasa maddesi değil, Anayasa’nın toplantı ve gösteri yürüyüşleri ile ilgili 34’üncü maddesi de güvence altına alıyor:
“Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak, milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve kanunla sınırlanabilir.”
***
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’nın 6’ncı maddesi de şöyle:
“Toplantı ve gösteri yürüyüşleri, tüm il veya ilçe sınırları içerisinde aşağıdaki hükümlere uyulmak şartıyla HER YERDE yapılabilir.”
***
Şimdi Vali Alâaddin Yüksel’in yanlışlarını sıralayalım:
1) Cumhuriyet Bayramı gibi “ulusal bir bayram”ı, “toplantı ve gösteri yürüyüşü” gibi dar ve yanlış bir kalıba sokarak Yasa’yı çarpıtıyor.
2) Yasa, bu tür toplantı ve yürüyüşlerin güzergâhın önceden belirlenmesi hâlinde “HER YERDE” yapılmasına izin verdiği halde, Vali Bey hem buluşma yeri olarak belirlenen yere karşı çıkıyor, hem de alternatif bir yer önermiyor.
3) Anayasa güvencesindeki, “önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı”nı gasbediyor.
4) Bu yasa dışı uygulamayı hayata geçirmek için halkı devletin polisine uygulattıracağı şiddetle ve gözaltına aldırmakla tehdit ediyor.
***
Yasa’nın ve Anayasa’nın sağladığı olanaklardan ülkeyi din devletine dönüştürmek isteyenler dilediklerince yararlanıyor...
Bölücü terör örgütü yararlanıyor...
Ama “Cumhuriyet Bayramı”nı kutlamak isteyen halka, “Yasak kardeşim” deniliyor...
Vali Bey ne kadar tehdit ederse etsin; sivil toplum örgütleri ve CHP bu bayramı, Birinci Meclis’in önünde kutlamaya kararlı...
Bunun kanıtı da internette dolaşan, “Biz sana Vali olamazsın demedik... Mani olamazsın dedik” sloganı...
Umarım Sayın Vali, milyonların kararlılığını görür ve büyüklerine danışarak halktan özür diler!
Yoksa devleti, “tarihin en utanç verici davası”nın tarafı yapar!
İşte bu olasılığı gerçekten düşünmek bile istemiyorum!
*****
BAYRAM!
Eski Meclis Başkanvekili ve gazeteci büyüğüm Uluç Gürkan bayram tebriğinde diyor ki:
“Dini bayramlarımızı bugün özgürce, kimseden izin almadan kutluyorsak; bunu atalarımızın kanlarıyla ve canlarıyla bize kazandırdıkları Cumhuriyet’e ve onu simgeleyen ulusal bayramlarımıza borçluyuz.”
Ulusal bayramlarımızı karartmak isteyenler hariç...
Hepinizin Kurban Bayramı kutlu olsun.
*****
GÜNÜN SORUSU
Ankara Valisi‘nin kafasına göre Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına yasak koymasının üzerinden bir hafta geçti. İçişleri Bakanı‘ndan en küçük bir tepki bile gelmedi... Sorum kendisine:
Dünyada ilk kez bir başkentin valisi, resmi bayram kutlamayı yasaklıyor... Neden susuyorsunuz?
*****
Amasya Valisi bonkör davranmış!
Ankara Valiliği’nin yasaklama kararından sonra, Cumhuriyet’e giden yolda çok önemli bir genelgenin hazırlandığı Amasya’dan da “ilginç” bir haber geldi.
Amasya Valiliği, yıllardır kentin en büyük kapalı alanına sahip Amasya Oteli’nde verilen Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunun bu yıl bir pastaneye kaydırmış...
Amasya Valisi Abdil Celil Öz haklı:
Cumhuriyet dediğin nedir ki canım; kutlamak için öyle lüks otel falan tutacaksın! O bile lüks... En azından durup dururken herkese birer pasta ısmarlaman gerekecek!
Tut bir mahalle kahvesi, birer bardak çay dağıttır, olsun bitsin!
***
“Cumhur”u böyle olanın, cumhuriyet bayramı da böyle olur!