General Muğlalı'nın ahı tuttu


AKP iktidarı, Türkiye'de demokrasiyi geliştiriyoruz diyerek Van'daki General Mustafa Muğlalı Kışlasının adını değiştirmişti.
Ne hikmet ise İstanbul'daki darbeci Kenan Evren Kışlası'nın adına dokunmayarak.
Suçu neydi Mustafa Muğlalı'nın?
İkinci Dünya Savaşı'nın tüm şiddetiyle sürdüğü 1943 yılında Alman ordusu sınırımıza dayanmıştı. General Mustafa Muğlalı da 3. Ordu Komutanı olarak doğu sınırlarımızdan sorumlu idi. İran sınırında yoğun kaçakçılık yapılıyordu. 1943 yılında Van'ın Özalp ilçesinde 33 kişi hayvan kaçakçılığı iddiası ile öldürülmüştü. Demokrat Parti döneminde General Muğlalı mahkemeye verildi. Kurşuna dizme emrini verdiğini söyleyen Muğlalı, 2 Mart 1950'de ölüm cezasına çarptırıldı ise de ileri yaşı yüzünden cezası 20 yıla indirildi. Askeri Yargıtay kararı bozdu. General Muğlalı yeni yargılama başlamadan 11 Aralık 1951'de (71 yaşında) hapiste öldü.
Pazar Molası'nda yazdığım üzere; General Mustafa Muğlalı; 1930 yılı Aralık ayında Menemen'de cumhuriyete karşı ayaklanan Nakşibendi tarikatinden gericileri idamla cezalandıran mahkemenin de başkanlığını yapmıştı. O yüzden tarikatçi takımı onu hiç sevmemişti.

SORUMLU BAKAN ŞAHİN
Dün öğrendik ki Irak sınırında 1943 yılındakine benzeyen bir olay daha olmuş. Savaş uçaklarımız; kaçakçıları terörist sanıp vurmuşlar; 35 vatandaşımız ölmüş.
Allah rahmet etsin tümüne. Ailelerinin derin acısını yürekten paylaşıyorum.
Bunların olmasını hangi vicdan sahibi ister ki...
Lakin; olayın derin sebebini düşünmek gerekir: PKK; 33 senedir o bölgelerde Türk askerine, polisine, hatta devlet memurlarına kan kusturuyor.
Bu yoğun terör saldırısı yüzünden on binlerce insanımız hayatını kaybetti.
Devlet de buna karşı önlemlerini almak zorunda.
İşte bu önlemlerin getirdiği hazin bir sonuçla karşı karşıyayız.
Ne yapacağız; bu operasyonları İçişleri Bakanlığı'nın yürüttüğünü söyleyen Bakan İdris Naim Şahin'i General Muğlalı gibi idama mı mahkum edeceğiz? İşin içine Başbakan Erdoğan'ı da sokmaya kalkışan siyaset istismarcıları çıkarsa ne olacak?
1950'lerde General Muğlalı yüzünden İsmet Paşa da mahkum edilmeye çalışılmıştı da...

YA KARAKOL BASILSAYDI
Bu ölümün tek sorumlusu vardır: O da PKK'dır.
Yıllardır yazıyorum: PKK; Türkiye'yi parçalayarak Güneydoğu'da Kürdistan ismiyle bir devlet kurmak istiyor.
Eylemlerinin temel dayanağı bu.
Militanlarını bununla motive ediyor: Vur gerilla vur; Kürdistan'ı kur!
Bu boş bir iddia değil. En son olarak BDP'li vekil Leyla Zana söylemedi mi? 'Bize özerklik bile yetmez, ayrı devlet istiyoruz!'
Ne yazık ki 'Parasız eğitim istiyoruz!' diyen öğrencilerden terörist imal eden mahkemelerimiz; Leyla Zana'nın açık açık suç işlemesi karşısında başını kuma gömüyor.
Bunu önlemek için her türlü tedbiri almak da bu ülkenin hakkıdır.
Eğer Şırnak dağlarında 35 insan vuruldu ise; buna yıl açan da PKK eylemleridir.
Diyelim ki bunu yapmasaydılar. Onlar da gelip bir karakolumuzu bassaydılar...
Düşünebiliyor musunuz olacakları? Oradaki bütün askerler hakkında yeni bir Ergenekon Terör Örgütü soruşturması başlatılırdı.

HAYAT ŞARTLARI DEĞİŞTİRİLMELİ
Bu ölümleri önlemek için uzun vadeli düşünmek; Doğu ve Güneydoğu için yeni bir ekonomik planı devreye sokmak gerekir. O bölgelerdeki köyler en azından ovalara indirilmeli; hatta şehirlere eklenmeli. Bunun için de bölgedeki çocuklar alınıp okutulmalı; meslek sahibi yapılarak şehirlere yerleştirilmeli.
Daha önce de yazdığım gibi; özellikle Güneydoğu'da devreye sokulacak bir toprak reformu ile hayat tarzı geliştirilebilir. Devletin mühendis, makine ve konut yardımı yapmasıyla verimli bir ziraat düzeni yaratılabilir.
Bu ölümlerin durması için önce PKK'nın susturulması sonra da bölgedeki ağa-şeyh düzeninin bitirilmesi gerekiyor.
Yoksa 50 yıl sonra bile buna benzer olayları tartışıyor oluruz.

Rıza Zelyut
Güneş

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)