Cumhuriyeti ‘Birlikte’ Kutlamak...


Cumhuriyetimizin 89. yılı kutlu olsun. Sözcük anlamı da “halk” demek olan Cumhuriyetin gerçekten halkla birlikte

kutlanması her şeyin üzerindedir.

Devlet adamları, siyasetçiler ne üretirlerse üretsinler, hangi yeniliği getirirlerse getirsinler; o, halkın benimsediği kadar vardır.

Bunun bilincinde olan Mustafa Kemal Atatürk, halka hem önderlik etti hem de adımlarını olabildiğince onunla birlikte attı. Bu anlamda önemli devrimlerinin ipuçlarını ya uzun bir Anadolu gezisinde toplumun nabzını tuttuktan sonra ya da halkın arasında verdi.

Cumhuriyet kavramı da buna dahildir.

Başta vurguladığımız gibi Cumhuriyetin kuruluş felsefesiyle birlikte, o ruhun bilincinde olarak halk tarafından kutlanması, yaşadığımız bunca güncel olumsuzluklara karşın gelecek için umut verici.

***

Cumhuriyeti hep birlikte, bir bütün olarak kutlamanın önemini, anlamını farklı sözcüklerle, örneklerle nasıl anlatmalı diye düşünürken aklıma Rodin’in Balzac heykeli öyküsü geldi.

Bunu Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde derslerimize giren, hocamız olmuş Suat Taşer’in Lagos Egri’den yaptığı çeviriyle aktarmak istiyorum:

“Ünlü Fransız heykel yontucusu Rodin, Honoré de Balzac’ın heykelini yeni tamamlamıştı. Balzac’ın üzerinde yenleri geniş bir giysi vardı. Elleri önünde kavuşmuş durumdaydı.

Rodin yorgunluktan bitkin, fakat yengili haliyle birkaç adım geri çekildi, yapıtını hoşnutlukla gözden geçirdi. Karşısında duran bir başyapıttı!

Her sanatçı gibi o da mutluluğunu birileriyle paylaşma gereksinimi içindeydi. Sabahın dördü olmasına karşın, heyecanla koşup öğrencilerinden birini uyandırdı.

Büyük sanatçı, gittikçe artan heyecanıyla, önden koşarak, genç adamın heykeli görür görmez göstereceği tepkiyi kaçırmama çabası içindeydi.

Öğrencinin gözleri heykeli şöyle bir süzdükten sonra, bakışları yavaş yavaş elleri üzerinde odaklandı.

Öğrenci bir süre sonra kendini tutamayarak, ‘olağanüstü’ diye haykırdı. ‘Ne eller!.. Üstadım, böylesine şaşılası elleri yaşamımda ilk kez görüyorum!’

Rodin’in yüzü karardı. Bir an sonra atölyeden fırladı ve çok geçmeden beraberinde başka bir öğrenciyle çıkageldi.

Bu öğrencinin tepkisi de ötekinden farklı değildi. Rodin delikanlının tepkisini merakla izlerken onun bakışları da heykelin elleri üzerine kaydı ve orada takılıp kaldı.

Nihayet öğrenci, saygıyla, ‘Üstat’ dedi, ‘ellerin böylesini ancak Tanrı yaratabilir. Yaşıyor bu eller!’...

Bu ikinci öğrenciden başka bir izlenim işitmek isteyen Rodin, isteğine erişemeyince, bu kez daha da büyük bir öfkeyle atölyeden fırlar; az sonra, gözleri faltaşı gibi açılmış bir halde üçüncü bir öğrenciyle döner gelir.

O da ötekiler gibi aynı hayranlık ve saygı tonuyla, ‘Eller! eller!’ diye haykırır. ‘Üstadım, şimdiye dek hiçbir şey yapmamış olsaydınız bile, bu eller sizi ölümsüz kılmaya yeterdi!’ diye de ilave eder.

Bu sözler üzerine Rodin’in içinde bir fırtına kopar, korkunç bir çığlıkla koşarak atölyenin köşesindeki baltayı kaptığı gibi heykele saldırır.

Dehşet içinde kalan öğrenciler heykelin parçalamasına engel olmak için üstadın üzerine atılırlarsa da, o, öfkeden deliye dönmüş bir insanın insanüstü gücüyle her birini bir yana savurur. Sonra, koşar heykelin yanına, bir vuruşta o olağanüstü elleri paramparça eder.

Sonra, şaşkınlıktan taş kesilmiş öğrencilerine dönerek belermiş gözleriyle haykırır:

‘Aptallar! Ben bu elleri, kendi başlarına yaşamaya kalktıkları için parçaladım. Bu halleriyle bütünün yapısına uygun düşmüyorlardı. Şunu hiç aklınızdan çıkarmayın: Hiçbir parça, bütünden daha önemli değildir!’

Paris’te bulunan Balzac heykelinin niçin elsiz olduğu işte bu olguda yatmaktadır.”

***

Rodin’in verdiği dersin benzerini Anadolu insanı şu sözle nesilden nesle taşımış:

“Hiçbirimiz, hepimiz kadar güçlü değiliz.”

İçinden geçmekte olduğumuz dönemde Cumhuriyete gönül veren, onu tam bir ulusal bayram gibi kutlamak isteyen herkesin, bütünün uyumlu bir parçası olarak hareket etmesi gerekiyor.

Atatürk, Anadolu’daki ve Trakya’daki tüm milli mücadele unsurlarını bir araya getiremeseydi Cumhuriyete giden yol döşenebilir miydi?

Atatürk’ün de Fransızca baskısını severek okuduğu Balzac’ın heykelinden her alan için çıkarılacak dersler var...

Bugün bayram...

Hep birlikte, el ele Anıtkabir’de, Cumhuriyet meydanlarında olma günü...

Bu birlikteliği kalıcı hale getirme, Cumhuriyetin 100. yılında bu ruhun tüm ülkeye egemen olması için yola çıkma günü...

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)