“Bunlar kavgada bile söylenmez” diye bir deyişimiz vardır. Bu deyiş, söylenenlerin çok ağır hakaret olduğunu ve kavgadan daha vahim sonuçlar doğuracağını vurgular.
BDP Genel Başkanı Demirtaş, Türkiyeli Başbakan Erdoğan için öyle sözler söyledi ki, her kelimesi hem “demir” hem de “taş” gibi. Ne yenir ne de yutulur. Bakalım delikanlı ve kabadayı Erdoğan bunlara cevap verecek mi? Yoksa, “Erdoğan, BDP’lilere cevap veremez, onun gücü sadece tiyatro sanatçılarına yeter” diyenler haklı mı çıkacak ?…
Demirtaş;
“Başbakan Erdoğan’ın ‘savaş baronları’ sözlerine, savaş baronları savaştan rant elde eder. Gel, tüm BDP’lilerin servetini üst üste koyalım, seninkinin(servetinin demek istiyor) onda biri kadar olursa istifa edeceğim” diye meydan okudu…
BDP’li Milletvekillerinin çoğunu tanırım. Çoğu ya toprak ağasıdır, ya Aşiret Reisidir, ya da anadan-babadan varlıklıdır. Tek başına Ahmet Türk’ün serveti bile çok ciddi boyutlardadır.
Demirtaş’ın söylediklerini doğru kabul edersek, Türkiyeli Başbakan Erdoğan’ın bizim bilmediğimiz büyüklükte bir serveti var demektir. Bu büyüklükte bir servetin helal olarak, yasal işlerden elde edilmesi ise asla mümkün değildir. Demirtaş’ın söylediklerinden iki sonuç çıkarabiliriz;
1) Ya, BDP Genel Başkanı Demirtaş, yalan söylemekte ve Erdoğan’a iftira atmaktadır,
2) Ya da Erdoğan, yasal olmayan yollardan, suç işleyerek ve siyasi nüfuz kullanarak muazzam bir servetin sahibi olmuştur !…
Bu iddialar, haysiyet sahibi namuslu kişiler için görmezden gelinecek, unutturulmaya çalışılacak türden değildir. Demirtaş’ın iddialarını ispatlamak, Türkiyeli Başbakan Erdoğan’ın da hakkını yargı yoluyla arayıp, kendisinin ve aile yakınlarının gerçek servetlerini açıklama görevleri vardır.
Kim kaçarsa “suç” onun suratına yapışacaktır…
KÜRTÇE MEVLİT
Türkiye Gençlik Konseyi, AKP’nin kurdurduğu yan kollarından biridir. Bazı saf gençler de bunu görmeyerek, istemeden AKP’ye hizmet etmektedirler.
Bu grup, 13 Mayıs Pazar günü Diyarbakır-Kayapınar-Cebelinur Camisinde, Türkiyeli Başbakan Erdoğan’ın annesi için Kürtçe Mevlit okutacaklar. Kürtçe Mevlide AKP Milletvekilleri, bürokratlar ve zengin işadamları katılacak. En ünlü ilahi gruplarının, Kürtçe İlahiler okuyacağı bu mevlit, TRT 6’dan canlı olarak yayınlanacak!… Allah kabul etsin..
Buraya kadar tamam da, anlaşılmayan konu şu;
Ezanın Türkçe okunmasına şiddetle karşı çıkan ve bunu siyasi istismar aracı olarak kullanan AKP, nasıl oluyor da, Türkçeden esirgediği sevgiyi Kürtçeye bolca veriyor?
Türkçe ezana karşı olan AKP, Kürtçe ezana ve Kürtçe mevlide niçin bu kadar sempatik olabiliyor?
Yoksa Kürtçe dil de, Türkçe “kuş dili mi?…”
Not;
Dün aynı anda hem KCK, hem de TSK Operasyonlarının artık komediye dönen bilmem kaçıncı dalgası beraberce gerçekleştirildi. AKP, Türk Ordusu ile KCK’yı aynı derecede tehdit olarak görmeye devam ediyor.
Benim üzüntüm Özel Paşa içindir. Bu gidişle, Türkiyeli Cumhurbaşkanına ve Türkiyeli Başbakanına ziyarete giderken, yanında götürebileceği Kurmay Subay’ı kalmayacak. Türk Ordusunun Komuta kademesinin çoğu hapiste. Koca Paşa, yalnız gidecek ve topuk selamını yalnız verecek.
Olsun ne gam. “Ne Mutlu Türkiyeli Paşa Olana…”
BDP Genel Başkanı Demirtaş, Erdoğan’a; “Genelkurmay Başkanı senin emrinde, AKP’li” dedi. Paşa, BDP Genel Başkanının bu beyanından rahatsız olup, bir bildiri yayınlamadığına göre, ne zaman AKP’ye kayıt yaptırdı, bilen var mı?…
Rıfat Serdaroğlu
Yurt