MHP'ye tehdit sökmez
Çarşamba, Mayıs 09, 2012
MHP Ankara milletvekili Özcan Yeniçeri, MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener'in 28 Şubat soruşturması ile ilgili ifade vermesi öncesinde aracının kurşunlanması ile ilgili olarak, "MHP'ye tehdit sökmez" değerlendirmesini yaptı.
Yeniçeri, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtladı.
MHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Meral Akşener'in 28 Şubat soruşturması kapsamında ifade vermesi öncesinde aracının kurşunlanmasının üzerinde çok durulması gereken bir konu olduğunu söyleyen Yeniçeri, "Cam kırmayla, bir zamanlar 'yağlı kazıktan' bahsetmeyle Milliyetçi Hareket Partilileri kimsenin korkutamayacağını, bu Parlamentonun en cesur kişilerin MHP'liler olduğunu herkes bilir. Bunu bir takım mafya, çete, darbe odaklarının bunu çok iyi bilmesi lazım. Tehdit muhatabına yapılır, uygun olan kişilere yapılır. MHP'ye tehdit sökmez" değerlendirmesini yaptı.
"Çocuk bezi firmasıyla anlaşsınlar"
İlköğretime başlama yaşının 5.5 yıl olarak belirlenmesine ilişkin yayınlanan genelgeye ilişkin bir soru üzerine de Yeniçeri, 60 aylık çocuğun altını bağlayamayacağı, kendi ihtiyaçlarını karşılamayacağı, öğretmenle anne, evle okul arasındaki farkı anlamayacağını daha önce ifade ettiklerini belirterek, AKP'nin bunu kabul etmediğini kaydetti.
Yeniçeri, okula başlama yaşı konusunda Milli Eğitim Komisyonu'nda 72 ayda anlaştıklarını ancak daha sonra Başbakan'dan gelen talimatla bunun tekrar düşürüldüğünü söyleyerek "Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer Dinçer, derhal ama derhal bir çocuk bezi firmasıyla anlaşması lazım. 60 aylık çocukların bulunduğu okullara kitap ve tabletlerle birlikte bir paket de bez koymasını ve altını temizleyecek birer de bakıcı tutmalarını öneriyorum" dedi.
Askerlik kanunu
Askerlik Kanunu'nda değişiklik öngören tasarı ile yoklamaların kolaylaşmasına ilişkin bir soru üzerine Yeniçeri, iktidarın 'mümkün olsa askerliği kaldıracağını' söyledi.
AKP'nin iktidara geldiğinden beri askerlikle ilgili düzenleme yaptığını ifade eden Yeniçeri, şöyle devam etti:
"Bazı askerlik şubelerinin küçük yerlerden kaldırılması kararı veriliyor. Sosyolojik ve o bölgenin ekonomik yapısının da dikkate alınması gerekiyor. Yani insanların geçim durumu, halkın ekonomik ilişkilerinin dikkate alınarak hükümetin buna karar verilmesi lazım. Ama bu hükümet vahşi kapitalizmin acımasız bir uygulayıcısı olduğu için bunları dikkate almıyor."
Tasarıda, çürük raporunun alınmasının da kolaylaştırıldığına ilişkin bir soruya da Yeniçeri, "Sırf darbeler dolayısıyla askere ve askerliğe duyulan alerjiyi, adeta askerliği sıradan, rutin bir uygulamaya çevirmek, çürük raporu veya 'başım ağrıdı, ben askere gitmeye uygun muyum değil miyim?' diye çok basit bahanelerle, askeri muhatap etmek, Türkiye'ye maliyeti çok ağır olacak sonuçlar doğurabilir."
"Asker suya benzer"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın TSK'ye ilişkin açıklamalarını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine de Yeniçeri, şunları söyledi:
"Genelkurmay'ın herhangi bir konuda muhtıra yayınlaması veya bilgi vermesi doğru bir davranış değildir. TSK'nın yaptığı muhtıraların da 'muhalefete verilmiş muhtıra' veya 'iktidara verilmiş muhtıra' diye ikiye ayrılıyor; dolayısıyla bir kısmını bir taraf, bir kısmını da diğer taraf savunuyor. Herkesin yerli yerinde durması lazım. Asker suya benzer; askerin darbe yapması suyun sele dönmesidir. Su sele dönerse felakete sebep olur. Asker ateşe benzer sobanın dışında olursa yangına sebep olur, herkes yanar. Sayın Başbakan bu konuda son derece yanlış bir tavır takınmıştır. Geçmişte de yargı kararlarına yönelik kendilerine için olumlu kararlar verildiğinde 'yargı kararıdır, kimse karışmasın' demiştir; fakat kendi partisiyle ilgili kapatma davasında yargıyı yerden yere vurmuştur. Yargı hepimizin kurumudur, kararlarına herkes saygı duymalıdır. Asker hepimizin kurumudur. Siyasete yönelik ne söylerse söylesin hepsi yanlıştır. 'İktidarın muhtırası, muhalefetin muhtırası' şeklinde bir anlayış doğru değildir."
ANKA
Tags