Düzeltme ve Yanıt

Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın, 5 Mayıs 2011 tarihinde Bitlis ilindeki bir program nedeniyle Muş Havaalanı VİP Salonu’nu kullanması esnasında yaşananlarla ilgili Milliyet Gazetesi Yazarı Melih Aşık’ın haksız iddialar içeren köşe yazısındaki “Cilacı Vali” başlıklı yazısını tekzip etme zorunluluğu duymaktayım.
Bahse konu yazıda iddia edildiği şekilde; tarafımca Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın ayakkabılarını silme girişimi tamamen hayal ürünü olduğu gibi; böyle bir girişimde bulunmam söz konusu dahi olamaz. Böyle bir girişim, temsil ettiğim Valilik makamının saygınlığını zedeleyeceği gibi; gerek mesleki terbiyem ve gerekse şahsi terbiye ve onurum buna müsade etmeyecektir. Ayrıca, söz konusu davranışın bir vali tarafından yapılabileceğini hiçbir vicdan kabul etmeyecektir.
Diğer yandan, bahse konu VİP Salonunda masa bulunmadığı halde; yazıda iddia edildiği gibi “masanın altına eğilerek Sayın Bakanın ayakkabısının tozunu almaya çalıştığım” iddiası, yazının tarafımı karalama amacıyla talihsiz ve maksatlı bir şekilde yazıldığını da göstermektedir.
Hakkımda yapılan mesnetsiz, haksız, gerçek dışı iddialardan ibaret olan söz konusu yazının tekzip edilmesi; habercilikte temel prensip olan kamu yararının sağlanmasına yardımcı olacaktır.
Ali Çınar
Muş Valisi


Cevap hakkı...

Yukardaki cevap, Muş Valisi Ali Çınar’ın talebi üzerine Muş mahkemelerince verildi. Geçmişte gazeteler cevap hakkı sahiplerini maalesef epeyce mağdur ettiler. Ancak şimdiki yasalar da biz gazetecileri mağdur ediyor. Örneğin Muş Valisi’nin davasının Muş mahkemelerinde görülmesi yargıçların tarafsız karar vermelerini zorlaştıran bir konum. Daha önemlisi... Yukardaki olayı bizzat gören veya tanık olan anlatan kişileri mahkemede dinletme imkânımız yok. Çünkü duruşma yapılmıyor. Hâkim kararı dosya üzerinden veriyor. Bizim sonuçtan çoğu kez ancak karar çıktıktan sonra haberimiz oluyor.
Dönelim yukardaki konuya...
Sayın Vali yukarda verdiğimiz kararın tamamen hayal mahsulü olduğunu söylüyor.
Bakınız Muş Belediye Başkanı Necmettin Dede, olayın ertesi günü Anadolu Ajansı muhabirine aynen ne diyor:
“VİP salonundaydık. Kameralar görüntü alacaktı sanırım. Sayın Bakanın ayakkabıları çamurdu. Sayın Vali, işaretle içeriden bir şey istedi. VİP salonunda görevli şahıs siyah bir parça getirdi masanın üzerine bıraktı. Sayın Vali de getirilen parçayı Sayın Bakanın dikkatine işaret etti. Sayın Bakan ise (gerek yok) dedi. Bütün olay bu.”
Bu anlatım, Vali’nin “Böyle bir girişimde bulunmam sözkonusu olamaz”, “tamamen hayal muhsulü” şeklindeki beyanlarını doğruluyor mu?

Melih Aşık
Milliyet
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)