Susun Yeni Anayasa yapacağız

Adalet Bakanı Ergin, siyasi partilerin yeni anayasa sürecini sıkıntıya sokacak beyanlardan, değerlendirmelerden kaçınması gerektiğini ifade etmiş ve "biz kenetlendik, yeni bir anayasayı inşallah makul bir sürede yapma noktasında son derece yüksek bir arzuya sahibiz. Bu anlamda günübirlik karşılıklı birtakım diyaloglarla bu sürece zarar verecek beyanlardan herkesin kaçınmasını öneriyorum. Şahsen biz bu tür diyaloglardan kaçınacağız, özen göstereceğiz" demiş.

Mevcut Anayasa kurallarına dayanarak oluşan parlamentonun, yine mevcut Anayasa kurallarına uyarak faaliyet göstereceğini, hukuka giriş dersi alan, hukukla uzaktan da olsa ilgilenen ya da anayasayı açıp okuyan herkes bilir. Dolayısıyla, bu parlamentonun her şeyiyle yepyeni bir anayasa yapamayacağı, ancak mevcut Anayasa’nın ilk üç maddesi dışındaki maddelerini usulüne uygun olarak değiştirebileceği de malumdur. Bu konuda birçok araştırmacı, yazar ya da anayasacı dil döke dursun siyasal iktidar kolları sıvadı, “dediğim dedik” diyor, kimi siyasal partiler de çağrılara olumlu yanıt veriyor. Sanki bu Ülke, daha bir yılın üzerine bir ay bile dolmadan Anayasa’nın kuvvetler ayrılığı ilkesini altüst eden ve yargıyı yürütmenin kolu haline getiren bir anayasa değişikliği deneyimini yaşamamış gibi, bir heyecan bir heyecan…

Uyumlu İslam ile yoğrulmuş, “Yeni Türkiye Cumhuriyeti” adı bile verilmiş bir ülke biçimlendirmesi için “yeni anayasa”nın ne anlama geldiği açık; açık da, gel de anlat… Parlamentodaki parmak hesabı da açık, yeni anayasada kimlerin dediklerinin olacağı, kimlerin sözde katkı yapacağı da açık. Bu iktidarın, toplumun ezilen kesimin sorunlarını, “zekat, yardım” yaklaşımı dışında tanımlayamamış olması göz önünde bulundurulduğunda, “yeni” sözcüğünün, 12 Eylül Anayasasından kurtulma isteklerini karşılama görüntüsü (kimilerini kandırma) dışında bir işe yaramayacağı da açık mı açık… Kesin olan, yeni anayasada egemen politikaların istediği her şeyin yer alacağı…

Toplumsal gerçeklilik içinde savaşım, kapitalizmin ve emperyalizmin kurulu düzenine karşı veriliyor. Düzene karşı savaşımda düzenin kuralları ile nasıl başarılı olunabilir? Temel sorun bu… İktidarın, düzenin kuralları içinde farklı görüşlere tahammülü yok. Adalet Bakanı bu uyarıyı, kendince nazik yapıyor, özünde ise “susun, yeni anayasa yapacağız” demeye getiriyor. Adalet Bakanı’na anımsatalım; yapımında konuşmaktan, diyalogdan kaçınılmayacak en önemli kural, anayasadır. Bir anımsatmayı da egemenlere karşı verilecek savaşımda, halkın yanında yer alması gerektiği halde, sözde demokrasi görüntüsü içinde yeni anayasa tuzağına düşenlere yapalım; siyasal iktidarın yanında yer almak sadece kapitalizme ve emperyalizme yarar; ders alınacak çok örnek var.

Ezilenler, sömürülenler, emekçiler; başta yeni anayasa tuzağı olmak üzere 2. Cumhuriyetçilerin demokrasi oyunlarına dikkat… Onlar kenetlenmiş, susmanızı istiyor; ya siz…

Ali Rıza Aydın
Odatv
Tags

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)