Golü hak ediyoruz
Çarşamba, Aralık 28, 2011
Fransa’ya karşı adım adım uygulanacak misilleme kararları açıklanıyor...
Sonuç nereye varacak? İsviçre’ye bakıp anlayabiliriz...
Fransa’da henüz yasalaşmamış olan “Ermeni soykırımını inkâr”a ceza veren düzenleme, İsviçre’de yıllardır fiilen uygulanıyor. Türkiye misilleme olarak ne yaptı?
Yasaya meydan okuyan Doğu Perinçek’i hapse attı...
Bu kanunu çıkaran İsviçre’yi Ermenistan’la ilişkilerde arabulucu tayin etti...
Türkiye’de geçen hafta sonu yapılan büyükelçiler toplantısına İsviçre Dışişleri Bakanı Micheline Calmy Rey’i konuşmacı olarak davet etti...
Kimdir Calmy Rey... İşçi Partisi’nin dün yaptığı açıklamaya göre Ermeni soykırımını ilk tanıyan Cenevre Kantonu Başkanı...
Ulusal onurumuza, tarihimize, ilkelerimize saygımız maalesef bu düzeyde...
Dünya karşımıza geçmiş, Türk halkının sorumlu olmadığı bir olaydan dolayı özür dilemesini bekliyor.. Biz daha dün 34 diplomatımızı katleden ASALA örgütünü gündeme getirmiyoruz. Ermenistan’ın ASALA mensuplarını neden yargılamadığını sormuyoruz.
Şehit diplomatlarımız için Ankara’ya bir anıt dikmiyoruz... Yunanistan Pontus soykırım anıtları dikiyor, Ankara’dan ses yok...
Ulusal duyarlığınız dibe vurmuşsa golleri peş peşe yiyeceksiniz... Başka çareniz yok...
Suriye...
Batılılar Suriye ve İran’a karşı savaş hazırlıklarını hızlandırıyor... Ve biz çıkacak savaşta en ön safta yer almaya adaylığımızı koymuş durumdayız. Ne adına? Bedava ABD ve Fransa fedailiği adına... Kendimizi hiçbir mantıklı gerekçesi yokken topun ağzına koymamız akıl almaz bir aymazlık. Türkiye’yi bekleyen en büyük tehlike bu... Ama hâlâ bu tehlikeyi konuşmuyoruz...
Çağdaş görüş!
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, sivil toplum örgütlerinin yeni anayasa çalışmalarına ilgisizliğinden yakınıyor. İyi de bu ilgisizliğin nedeni ne olabilir? Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay’ın Cemil Çiçek’e gönderdiği mektup bu soruya da cevap içeriyor. Mektuptan birkaç paragraf:
“Sayın Cemil Çiçek,
Derneğimizin e - mail adresine, başlığında kime, hangi kuruluşa gönderildiği belli olmayan, ‘Sayın Yetkili’ diye başlayan, sonunda TBMM Başkanı olarak sizin isminizin yer aldığı, yeni anayasa konusunda görüş istenen bir ileti gönderilmiştir.
... 12 Eylül 2010 tarihinde referenduma konu olan anayasa değişikliği ile ilgili süreçte, çoğunluk iktidarı olan AKP kendi önerisi dışındaki görüşlerin, muhalif değerlendirme ve uyarıların hiçbirini dikkate almamış, uzlaşmaz tutum takınmış, salt kendi görüşlerini dayatmıştır. Hükümet kanadının temsilcilerinin yaptığı değerlendirmelerden, yakın geçmişte yaşananların yeni anayasa sürecinde de tekrarlanacağı anlaşılmaktadır.
... Gazetecileri, yazarları, aydınları, parasız eğitim isteyenleri ya da tarihe mal olmuş bazı gençlik önderlerini anma etkinliklerine katılan yüzlerce gencin, legal siyaset yapan binlerce kişinin cezaevlerinde hukuksuzluk altında zulüm görmesine karşı önlem düşünmeyen, duyarsız kalan iktidarın demokratik anayasa açıklamaları ve projeleri inandırıcı olmayıp toplumu oyalamaya yöneliktir.
... Çağdaş Gazeteciler Derneği, sizin de içinde bulunduğunuz AKP çoğunluk iktidarının vitrin süsü, konu mankeni olmayı düşünmemektedir. Saygılarımızla...”
Hafiye
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay açıkladı...
Hükümet yeni bir demokrasi paketi üzerinde çalışıyormuş... Şiddet içermeyen her düşünce serbest kalacakmış..
Aynı hükümetin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ise teröre destek verenleri analiz ederken bakın neler söylüyor:
“Neyiyle veriyor, belki resim yaparak tuvale yansıtıyor. Şiir yazarak şiirine yansıtıyor, günlük makale, fıkra yazarak oralarda bir şeyler yazıp çiziyor. Hızını alamıyor terörle mücadelede görev almış askeri, polisi doğrudan çalışmasına, sanatına konu yaparak demoralize etmeye çalışıyor. ”
Vakti zamanında Adalet Partisi’nin Faruk Sükan adlı bir İçişleri Bakanı vardı.. “Biz komünistlerin nefes alış verişlerini dinliyoruz” falan derdi. Adı Zehir Hafiye’ye çıkmıştı... Ancak resim ve şiirle teröre destek verenleri saptayamıyordu.. Bugün daha ileri bir aşamadayız denebilir..
Ressam ve şairler arasında terörist arayan bakanlarla demokrasi paketi yapılır mı? O paketten ne çıkar?
AKP dönemindeki müthiş
değişimden
bazı kavramlar da nasibini aldı...
Eleştiriye hakaret,
zamma güncelleme,
gösteriye provokasyon,
muhaliflere terörist
deniliyor artık...
Haldun Ertem
Karakoç
Şair Sezai Karakoç, Cumhurbaşkanlığı Edebiyat Ödülü’nü almaya gitmedi...
Çankaya’nın ödülünün belli dengeler gözettiğini ve siyaset koktuğunu görmüş olmalı...
Ayrıca ödül verenin onun üzerinden imaj ticareti yaptığını da...
Kendisini kutluyor, birkaç dizesini paylaşıyoruz:
“Zambaklar en ıssız yerlerde açar,
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.
Bir mumun ardında bekleyen rüzgâr,
Işıksız ruhumu sallar da durur,
Zambaklar en ıssız yerlerde açar.”
Milletvekilleri “Geçinemiyoruz” diye ağlamaya başladı.
İstifa edebilirler!
Ne de olsa aynı işi asgari ücret karşılığında yapacak olan milyonlarca
kişi var!
Gülhan Elmas
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “Türkiye’de çalışanların gelecek endişesi yok” demiş.
Gelecek umutları olmadığı için olabilir mi acaba?
Fahrettin Fidan
Melih Aşık
Milliyet
Tags