Bir yiğit çıkmış meydane!..


Heybetlidir,

Karizmatiktir!

Yürüyüşü,

Duruşu meydan okuyucudur,

Kabadayıdır!

***

Çevresi yağcı doludur.

Yağcılar,

Yağlar da yağlar!

Öyle ki,

Her taraftan yağ akar!..

***

Sağa bakar,

Alkış...

Sola bakar,

Alkış...

Ağzını açar,

Alkış!..

Hiç konuşmasa bile,

Çok güzel konuşmuş gibi,

Kopar alkış!..

***

Haykırdı mı yer gök inler!

Karşısına çıkmak yürek ister!

Kızdığının peşini bırakmaz,

“Ben ettim, sen etme!'' diyene aldırmaz!

Diz çöktürür,

Tuş eder, ezer!

İş biter,

Öyle gider!..

***

Havasına bakarsanız,

Alemde rakipsizdir,

Sanırsınız,

O tek güçtür!

Gerisi hiçtir!..

***

İn midir, cin midir?..

Yoksa sen ben gibi,

Bir fani midir?..

***

Bilenler için,

Atmalar, tutmalar,

Esip gürlemeler,

Kükremeler,

Meydan okumalar,

Oyunun kuralıdır!

Şovdur!

Senaryoyu yazanın verdiği

Roldür!

***

Artık soralım:

Bu kişi kimdir?

***

Yanıldınız!

Kırkpınar'da bunlardan çok vardır!

Anlattığım ''Yalancı Pehlivan''dır!..

Not: Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre, yalancı pehlivan; “Yapamayacağı bir işi yapabilecekmiş gibi görünen kimse''dir!

Kırkpınar'daki yağlı güreşlerde ise yalancı pehlivanlar, iki büyük güreş arasındaki boşlukta çayıra çıkarılır!

Görevleri, güreş tutacaklarmış gibi yaparak, seyirciyi oyalamaktır!..


Uğur Dündar
Sözcü

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)