Emin Çölaşan’dan sıcak yorum
Muhalefet partileri, özellikle CHP, Bay Abdullah Gül’ün dün Meclis’te –açılış günü- yaptığı konuşmadan pek mutlu olmuşlar. Kendisine teşekkür ediyorlar.
Oysa kazın ayağı öyle değil.
Bu konuyu iyi değerlendirmek için Abdullah Gül’ün geçmişine, Tayyip’le olan ilişkilerine ve özellikle de Çankaya’da oturduğu sürece yaptıklarına bakmak gerekir.
Geçmişte “Dağa taşa Önce Vatan yazmak neyin nesidir” diye soran kendisiydi.
Şeriatçı partilerin milletvekili kimliği ile Cumhuriyet rejiminin ilkelerini tu kaka ilan eden de o idi.
Çankaya’ya Tayyip sayesinde çıktı ve o makamda bile onun otomatik imza makinesi olarak görev yaptı.
Anayasadan kaynaklanan yetkilerini sadece ve sadece Tayyip ve AKP’nin çıkarları doğrultusunda kullandı.
Kısaca birkaç örnek vereyim:
Anayasa Mahkemesine seçtiği üyelere bakınız.
Kimleri rektör yaptığına, HSYK üyeliklerine kimleri seçtiğine bakınız!
Tamamı yandaşlardan oluşmuştur.
Hepsinde siyaset göreceksiniz.
AKP, yargıyı ve üniversiteleri işte böyle, Bay Abdullah Gül sayesinde ele geçirdi.
Şimdi bakmayın siz onun Tayyip’le ters düşmüş olmasına!
Çok yakında gündeme Cumhurbaşkanlığı seçimi gireceği için ters düştüler. Çünkü ikisinin de amacı Çankaya!
Aralarında çıkar kavgası oluştu.
CHP bunları bilmez mi? Elbette bilir.
O halde Bay Abdullah Gül’e niçin teşekkür edilir?
Onu ben bilemem!
Sözcü