Sevgili okuyucularım, AKP’nin değil ama Tayyip’in kongresi pazar günü yapıldı. Artık önü açık, anayasayı değiştirip “Başkan” olacak ve Çankaya’ya bu kimliği ile çıkacak. Zaten anası onu Başkan doğurmuştu!
Belediye Başkanlığının, Başbakanlığın falan onu kesmeyeceği belliydi.
Şimdi bundan sonraki amacı “İslam dünyasının lideri (!)” olmak.
Kongreye muhalif basını almadılar.
Yandaşlardan, yalakalardan, satılıklardan, cemaatçilerden yer mi kaldı ki zaten,
muhalif basın olsun.
Sözcü’nün başını çektiği o üç beş gazeteyi de içeri sokmadılar.
Oysa aşiret reisi Barzani oradaydı ve kürsüye çıkıp Kürtçe nutuk attı. Binlerce
Mehmetçiğimizin ve polisimiz doğrudan ve dolaylı katili olan, PKK’yı kendi topraklarında koruyan, besleyen ve oradan bizim topraklarımıza gönderen bu adi adama
yapılan tezahürat yüz kızartıcı idi.
Binlerce AKP’li salonda Barzani’yi alkışlıyor, slogan atıyordu:
“Türkiye seninle gurur duyuyor.”
Bu olay, son yıllarda Türk milletine yaşatılan en ağır, en alçakça, en utanç verici
olaydır.
O herife böyle slogan atan o bilinçsiz kitleler, Tayyip’in o bindirilmiş kıtaları,
bundan acaba utandılar mı? Hiç sanmıyorum.
Adına Barzani denilen şu yüzsüz adamın AKP kürsüsünde söylediklerine bir bakın yaa!
“Kan dökülmesine engel olmak için elimizden geleni yapacağız!”
Barzani Türkiye, Türk milleti ve
şehitlerimizle alay ederken, AKP’li güruh onu alkışlıyor, slogan atıyor!
* * *
Gelelim öteki kongre konuklarından bazılarına. Unutmayın, hepsinin de yol paraları ve konaklama giderleri AKP tarafından karşılandı.
İşte karşımızda terörist Filistin Hamas örgütünün başı Halit Meşal!
Bu şahıs bundan önce Türkiye’ye geldiğinde Tayyip kendisini kabul etmemiş, AKP Genel Merkezinde Abdullah Gül’le birlikte basın toplantısı yaptırmıştı. Herifin hükümetin değil, partinin konuğu olarak geldiği açıklanmış, ortalıkta fazla görünmesin diye devlet konukevinin garaj kapısından içeri sokulmuştu.
Herif Ankara’dan ayrılmak üzereydi.
Tayyip aynı saatte Esenboğa’ya giderken, Halit’in de orada olacağı haberi geldi.
Tayyip bunun üzerine havaalanı yolunda bir mağazaya rastgele girip zaman geçirdi.
Halit’le karşılaşmasın diye adamı havaalanının kargo kapısından uçağa postaladılar ve rahatlayan Tayyip Esenboğa’ya geldi.
Demek şimdi köprülerin altından epeyce sular akmış ki, Halit kongrede “Ey kardeşim Erdoğan, sen İslam aleminin liderisin” diye dostluğunu gösteriyor,
haykırıyordu.
Bir başka kongre konuğu Iraklı Haşimi!.. Cinayetlerden yargılanıp ülkesinde idam
cezasına çarptırılmış, bütün dünyada İnterpol tarafından kırmızı bültenle
aranıyor… Ve bu herif de Tayyip’in koruması altında, Türkiye’de krallar gibi ağırlanıyor.
Kendisine İstanbul’da lojman verildi, koruma ordusu verildi. Yemesi içmesi bizim
paralardan!..
* * *
AKP kongresine başka İslam ülkelerinden katılanlar da oldu. Örneğin Mısır’ın şeriatçı Cumhurbaşkanı. Hepsi Tayyip’e övgüler düzüyor, İslam dayanışmasından, Tayyip’in İslam alemi liderliğinden dem vuruyordu.
O halde bu sahtekarlara şimdi soruyorum:
“Ulan sizler madem İslamlığa böylesine değer veriyorsunuz, niçin Allah rızası için biriniz bile şu KKTC’yi tanımıyorsunuz?
İşte KKTC orada. Nüfusunun tamamı Müslümanlardan oluşan, bağımsızlığını Hristiyanlardan kotarmış bir devlet. Haydi, sıkıysa tanısanıza!..”
Bunların tamamı yalancı, palavracıdır. Allah’tan korkmaz, kuldan utanmaz yaratıklardır. İşlerine gelince “Allah” derler, gelmeyince Allah’ı bile inkar ederler.
* * *
Kongrede dikkatimi çeken bir şey daha vardı. Tayyip kürsüde sürekli olarak “Kürt kardeşlerinden” söz ediyor, “Benim Kürt kardeşlerim” diyordu.
Burada defalarca yazdım, siz onun ağzından şu sözcükleri hiç duydunuz mu?
“Türk milleti…”
“Türk” sözcüğünü ağzına almamaya çalışır.
Nedenini bilemem ve bugüne kadar anlayabilmiş değilim.
Kürt vardır ama Türk yoktur.
* * *
Tayyip kongresinde Atatürk de yok!
Bir şeye daha dikkatinizi çekmek isterim.
Tayyip hiçbir zaman “Atatürk” demez.
Eğer mecbur kalırsa söylediği söz her seferinde şudur:
“Gazi Mustafa Kemal.”
Niçin Atatürk demediğini de bilemem.
Bildiğim tek şey, işte bu kafanın, Atatürk’ün kurtardığı bu vatanda ve kurduğu Cumhuriyette, bu ülkeyi ne yazık ki yönetiyor olmasıdır.
* * *
Büyük tantanalarla bir kongre yaptılar. Amaç zaten biliniyordu. Tayyip’e Başkanlık yolunu açmak ve partide yeni bir yönetim oluşturmak.
Bu amaçla dışarıdan yeni elemanlar transfer ettiler. Anayasa Mahkemesinde AKP’nin kapatılması davasında Başkan Haşim tarafından görevlendirilen ve raporunda “Kapatılamaz” yargısına varıp onları kıl payı kurtaran raportör Osman Can artık parti
yönetiminde!
Kendisine olan vefa borcu böyle ödenmiş oldu.
* * *
Kongrede eleştiri yok, sıra dışı konuşma yok, hiçbir şey yok. Sadece gösteriş, alkış, bindirilmiş kıtalar tarafından yapılan tezahürat ve her zaman olduğu gibi, bol bol din sömürüsü var.
Kim neyi eleştirecek!
Devleti ele geçirmişler, kardeş kardeş paylaşmışlar, hepsi mutlu. Onların geçim sıkıntısı yok, ayın sonunu getirme sıkıntısı yok.
Birbiri ardına yapılan zamlar onları hiç mi hiç ilgilendirmiyor.
Onların keyfi gıcır, neyi eleştirsinler ki!..
* * *
Türkiye ne iktidarlar gördü, kimler geldi kimler geçti. Ama hepsi de geçti.
Bu da geçecek. AKP bir gün tarihin karanlıklarına gömülecek.
Üstelik, artık komik olmaya başladılar.
Bundan önceki iktidar hedefleri Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023 idi.
Kongrede Tayyip bu hedefi de değiştirdi ve 2071 yaptı!
Malazgirt Savaşı’nın bininci yıldönümü.
Valla olur mu olur yani!
Danışmanları tarafından yazılan konuşma metnini her zaman olduğu gibi okuyordu.
Onların ne yazdığını bilmiyor, önündeki cam levhalardan okumakla yetiniyor ve şöyle
diyordu:
“Partim bana ve üç dönemi dolduran arkadaşlarımıza hangi görevi verirse, biz onu yerine getireceğiz!”
Hangi parti, hangi görev?.. Yol haritasını çizmiş, bir de bu gülünç lafları edip insanları kandırmaya kalkışıyor.
Çankaya’da Mustafa Kemal Atatürk’ün makamına çıkacak, ötekileri de uygun görevlere getirecek.
Bay Abdullah Gül, pazar günü Tayyip’i ekrandan izlerken herhalde biraz bozuk atmış, belki de kararmış ve morarmıştır. Kendisini oraya çıkaran şahsın şimdi kendisine hangi oyunları oynadığının farkına ve bilincine herhalde artık varmış olmalıdır.
* * *
Kongre adı verilen Tayyip gösterisi işte böyle bitti. Bol din sömürüsü, İslam aleminin liderliğine soyunmalar, vatandaşa tatlı vaatler, yeni Kürtçülük açılımları, 2071 palavraları…
Bu uyutmalar sürüp giderken, aynı saatlerde elektrik ve doğalgaz zamları patlıyordu.
Zamları seçme zamanı ilginçti ve kongrenin patırtısı arasında kaynayıp gitmesi
amaçlanmıştı.
Evet, gösteri şimdilik bitti ama devamı daha da renkli olacak!
Emin Çölaşan